14 Aralık 2014

14.12.2014 f.n.ç

Yasanmaya fazlasıyla değer birgün yaşadım.çok güzel her şey.allahım sana binlerce kere sükürler olsun. Bugünü de innşaallah hiç unutmam. 14.12.2014 nugün ölümsüz anların bolluğunda gibiydi.

9 Aralık 2014

dünya beşten büyüktür.

5 Aralık 2014



Aslında ve muhakkak ki bazı sonlar çok ama çok güzel bitebiliyor...  ne şimdi bu diyeceksiniz ama öyle hakikaten =))))) bikoooossss, benim için kasım ayının sonu çok ama çok güzel bitti.rüya gibiydi hatta hayal edemediğim kadar güzeldi.. aralık ayı da aralıksız güzel devam ediyor... 


insanın kendine özel vakit ayırması lazım, kendine ait bir oda nasıl gerekliyse kendimize ait özel zamanlar lazım, iç hesaplaşma, hal hatır sorma, ihmal etmemek lazım kendimizi... zaten bir insan kendini önemsemiyorsa başkasını hiç önemsemez...  e o zaman hemen  kendimizi başlayalım..

 aralık ayına girmemize rağmen havalar bana göre çok ılık, geçen seneyi çok iyi hatırlıyorum bursada karın ilk yağışında üşürüm diye aynı anda yünlü atlet, normal atlet, boğazlı kazak, üstüne polar hırka, üzerine mont giyip gitmiştim işte, lahana misali dolanırken bursa havasının ayaza dönmediğini fark ettiğimde bir hayli geç olmuştu... ankarada yüzü ısıran soğuk gibi değil bursanın havası. hasta da etmiyor şimdilik çok şükür.

ailemle aram iyi, gecen haftasonu (29-30 kasım) bursaya geldiler.. babaneciğim de geldi, güzel bir buluşma yaptık. az ve öz oldu, hatta özü daha fazla oldu, babamın aklını karıştırdım azcık =). pazar günü de annemle evde idim, bana yemekler yaptı, düzenlenmesi gerek şeyleri birlikte hallettik. pazar gecesi biraz heyecanı bol bir geceydi benim için, böyle saatlerce konuşup sonunda babamın boza içelim mi  kızım mandalina soyalım da yiyelim elma yemeden yatma gibi şeyler teklif etmesi aramızın iyi olduğu çıkarımını yapmama yardımcı olmuştu =)))ertesi gün de, aylardır bozuk olan banyo klozeti yapılmıştı. babamla annem iş yerime ziyarete geldiler, yeni gene daire başkanını ziyaret ettik, sonra ben onları yolcu ettim..içim mutlu olsa da ayrı şehirlerde olmak bazen kalbimi düşürüyor gibi oluyor.sonuçta ilk geldiğim aylar kendime göre zorluklar yaşadım ama üstesinden gelebildiğim türdendi çok şükür. insanın en büyük sermayesi aklı. Allah hepimizin aklını korusun ki güzel güzel işlerimize hayatımıza devam edelim..

bugünler de hiç olmadığım kadar mutluyum diyebilirim gerçi hep dediğim bir laf var, mutluluğun ne kadar çoksa potansiyel üzüntün de onla doğru orantılı olabilir, o yüzden hayırlısı neyse o olsun demekten başka çarem olmuyor, Allah'a sığınıyorum.

Allah'ım ne kadar güzel huzurlu günlerin varmış bana nasip ettiğin, çok teşekkür etmek isterim öncelikle. inşallah her günün tadı damağımda kalır.. hedef belki olur olmaz onu Allah bilir ama ben istikametini bileyim yeter. insan çok mutlu olur  ama kimseye anlatamaz içinde kalsa da unutacağını sanır, yazmakla rahatlar. öyle günlerdeyim, o yüzden sadece defterime yazabiliyorum.. önümde insanlar koşuşturup duruyorken ben gayet müdanasız, kimsenin muhabbetine kulak kabartmadan, mutlu bir suratla güzel şeyler okuyorum ve yazıyorum. kısacası şu an kendi zaman dilimimde  yaşıyorum.

hayırlı cumalar.

10 Ekim 2014

audrey değil mi???

merhabalar audrey sana yazmayalı çok mu çok oldu..... uzun uzun çok uzun zamandır yazamadım bunun acısını çıkaracağım inşallah... cuma günün tatlılığı ve manevi güzelliğiyle ve bir de eski yazdıklarıma baktıkça iyice yazasım geldi...

işyerindeyim, diğer arkadaslar malum bayram tatilini haftasonuyla birleştirince çoğu iş şimdilik üzerimde... bir zeynep var bir de stajyerlerimiz.... stajyerler de olmasa böyle keyifli geçmez ama... hem toylukları hem de enerjileri beni pozitif etkiliyor.... biri iki aydır bursadaymış, öncesinde erzurumda imiş.. erzurumlu.. konuşması o kadar doğal ki... ç ççç ça çaaa diye konuşmasında ses çok çıkarıyor... çok doğal biri, avrupa yakasında ofiste çalışan şehsuvar gibi.... satiliktir, gidem mi abıla, ne dicen şimdi birak , gelirümm =) gibi dedikçe hepimizin yüzü gülüyor... diğerleri kız onlar da süsünde püsünde.. okulda normalde birbirleriyle konuşmayacak hatta selamlaşmayacak öğrenciler stajda birbirlerine mahkum oldukları için de iyi geçinmeye bakıyorlar... işleri azcık erteliyorum ama olsun gene bu iş başımda diyip dört elle sarılıyorum...

oda da tek çalışan ben varım, zeynep özel kaleme gitti sanırım... hava çok güzel.. ben zaten aylardan en çok ekim ve mayıs ayını severim. hatta mayıs ayını ekim ayının kardeşi olarak düşünürüm... doğa şimdi dinlenmeye hazırlanıyor gibi, uyku öncesi keyiflerini yaşıyor gibi....

hayat farklılıklarla çok güzel ve çok keyifli, Allahıma şükürler olsun. hiçkimsenin huzurunu ve ağıztadını bozmasın...  görüşmek üzere şimdilik bu kadarrr...

15 Eylül 2014

iki gündür su tesisatçılığı yapıyorum. ve ne güzeldir ki başarıyorum.. . şu ingiliz anahtarı gözüme çok gözde bir şeymiş.. her işin başı gibi =))))))

25 Ağustos 2014

Aşığın gözleri, sevgilisinden ayrıldığında da yaşla dolar, O'na kavuştuğunda da…

Şems-i Tebrizi
Buyumek aci verir
Degisim aci verir
Ama hicbir sey ait olmadigin bir yerde daralip kalmak kadar
aci verici degildir...

Anonim, ceviri Ezgi Hoscan


13 Ağustos 2014

1947 yılı ile 2014 yılının yıl takvimi aynı imiş, yani günler, aylar birebir aynı... 1947 yılı savas zamanı


elimizde 1947 takvimi varsa hiç yenisini almayın... onu kullanın 

11 Ağustos 2014

Kelebek bir gün yaşıyor diye küçümseme !
Sen kırk yıl yaşadın da, uçabildin mi hiç..?

9 Ağustos 2014

rüzgar ektim fırtına biçeceğim

ben zaten karda açan çiçeğim....


bursaya geldiğimde güç veren sarkılardan biriydi, şimdi de çok güzel eşlik ediyor....

bu gece ay çok güzel... maşallah güzel bir gece olur inşallah...

8 Ağustos 2014

masal kitabıymışımm....

http://onedio.com/haber/hangi-tur-kitapsin--347779

=)))


ve bu da bana çıkan: 
Sen çocuk ruhlu birisin. Pisliğin, cinayetlerin, kıskançlıkların ve kazanma hırsının hüküm sürdüğü bu devranda, masum kalmayı becermişsin. Bembeyaz ve su gibisin. İyilikseversin de. İnsanlara yardım etme merteben hiç karşılık beklemeyeninden: "İyilik yap, deniz at!" bir nevi. Mutlu bir sonu da hak ediyorsun. Sen erersin muradına, biz de çıkarız kerevetine kısacası!

7 Ağustos 2014

"Seni seveni zehir olsa yut. Seni sevmeyeni bal olsa da unut."

Hz. Mevlâna

5 Ağustos 2014

ev parfümlerinden baştacım

glade- clean linen kadim oda parfümüm.. çok güzel bir kokusu var yıllardır bıkmadım.. hep bir huzur fıslatıyor sanki.. tavsiye ederim..

may be

sometimes when the people are falling apart they may be actually falling into peace...
survival of the fittest.

8 Temmuz 2014

boğazımdaki nodül için biyopsi oldum... hiç acımadı sanırım kötü bir sey de çıkmayacak.. ama şu an orda şişlik var gibi yutkunurken ve öksürürken acıyor.. inşallah sonuçlarım iyi çıkar...

4 Temmuz 2014

unutmamam lazım

bazen çok heyecanla mutlulukla anlattığın seyler karsı tarafı üzebiliyor...


ne kadar çok mutluysak o kadar çok üzülürüz..

30 Mayıs 2014

tabi onu da adam sandler

28 Mayıs 2014

Sometimes, when you're having a hard day, all you need is a hug.

26 Mayıs 2014

hayatımın çoğu zamanı memnuniyetsizlikleri dinlemekle geçiyor ve ben artık çok bunalıyorum... ağlamak istiyorum haykıra haykıraaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa

24 Mayıs 2014

boş küme

23 Mayıs 2014

algı gerçektir.

sabahları daha çok iyimser olduğumu düşünüyorum..gün içinde olan bitenin etkisiyle geceye doğru karamsar bir bakış oluşuyor olaylara karşı..

16 Mayıs 2014




 ende gut, alles gut... yani sonu iyiyse her şey iyidir, 

14 Mayıs 2014

arabalarda emniyet kemeri zorunlu iken metrolara ve otobüslere ayakta neden alırlar...şehirlerarası otobüslerde kemerler çalışmaz ya da hızlı trenlerde kemer bile yok...

13 Mayıs 2014

Allahım sen bizleri sevdiklerimizle imtihan etme, içimize huzur ver Allahım..akıldan doğru yoldan ayırma, kötülüklerden esirge .amin.

manisa soma maden kazası

Allah rahmet eylesin, manisa soma da olan faciada çalışanların ailelere Allah sabır versin... üzüntüye boğdu hakikaten.. hayatımızın bu kadar güzel geçtiğini bazen unutuyoruz kalp kırıyoruz, Allahım ne zor şartlarda yaşayan çalışanlar var... vardiya değişimi sırasında meydana gelen faciada tam olarak ne kadar işcinin olduğu bilinmiyor.. havasız kalmışlar, karanlık.. mahsur kalmak.. inşallah durumları iyidir...oksijen durumu inşallah yeterlidir takviye yapılıyordur.. dua ediyorum...hepimizin duaya ihtiyacı var.
Allah rahmet eylesin, hayat o kadar şeffaf ki aslında herkesin ki aynı.. kılavuzu doğru okumak idrak etmek gerekiyor... 3 kişi 10 kişi yaşamını yitirmesi.. sayılarla aktarılması ne kadar acı... ne hayatlar vardı kimbilir..

ne diyim Allah beterinden saklasın.... sonuçta her şeyin daha kötüsü de olabilirdi demek gerek... bununla kalır inşallah.. bu son olur inşallah..

:(

elma  hatırlatıyor...
hani bir elmanın iki yarısı nerede diyor..

gene tüm iştahım kesiliyor..

12 Mayıs 2014

darbe sembolü olarak görülen postallar artık kullanımdan kaldırılıyor..

mehmetçik artık postal giymeyecekmiş.. hem daha az maliyetli hem de kullanışlı-hava alan- ağır olmayan deniz kenarında ya da dağda farketmez her bölgeye uygun botlar kullanılacakmış..
isabetli olmuş bence...


hey Allahım şu memleketim düzce de bir gün güzel bir haberle medyada gündem oluştursa ne çok sevincem...

2012 eurovision türkiye

evet can bonomo yu 2012 eurovision öncesinden biliyor muydun diye sorsanız... birkaç kişinin ağzından duymuştum ama hiçbir sarkısını dinlememiştim... onunla doğum günüm aynı gün olması ona daha sempatik olmamı sağlamıştı... ve şarkısı bence fazlasıyla türk ezgilerini taşımaktaydı sadece darbuka ya da halay tipi müziklerden oluşmamaktaydı... aşırı beğenmiştik ailece.. ama bizimkiler ihtimali yok diyorlardı nedenlerden biri erkek olması ve kıyafetleri... ben de sarkı çok özlenmiş ezgilerden oluşuyor, adamın ingilizcesi güzel neden olmasın, karegrofi de yakışmış diyordummm.. umutluydum açıkcası ama gece merakla ve aşkla bekledim... birincilik getirmeyince... gemimiz battı demiştim.. çok gülmüştük.. bir bunu hatırlıyorum.. ama benim için hala çok değerli bir şarkı.. emek sonuçta.. kendini tanıtmasına vesile oldu ve birçok adayımızdan da güzeldii... ama nasip değilmiş.. listemde eklidir.. ve hatta bu sabah bunu dinleyerek işe gitmiştim....

2012-norveç-tooji-stay

2012 yarı finallerinde gönlüm  Türkiye olmazsa norveçten yanaydı... çok hareketli ve çok basit bir şarkı olması olması hoşuma gitmişti...oğlan ve grubu çok güzel uyum sağlıyordu.. sarkı geçişleri ve nağmeler çok vurucuydu...darbuka ve ritimler mükemmeldi bence
bence herkes bir kez daha dinlemeli :PP =))) ama cidden çok eğlenceli... insanı çok havaya sokuyor..

ama yarı finalde de geçemedi.. hayırlısı olsun.. sıkıldıkça dinlenmeli.. kıpırdamak için güzel bir vesile...

eurovision 2009-2010

2010 yılında Türkiye miz de manga ile katılmıştı.. manga da güzeldi ama erkeklere karşı bir empati görmüyorum bu tür yarışmalarda.. manga da harika idi.. onun şarkısını da çok sevmiştim.. onu yazmazsam haksızlık olur diye düşünüyorummm =)))


ha bir de yazmayı unuttum çok ayıp olur hafızama =))) 2009 yılında azerbaycan ve türkiye dostluğunun en yoğun olarak yaşandığı bir yıldı... always on my mind ile az çoşmamıştık... azeri arkadaslarımız vardı...
çok severek dinlemiştik bir ara.. hatta yaz boyu hep çalıyordu illaki bir yerde duyuluyordu..


eurovision apricot stone 2010 armenia

ama 2010 yılında gönlüm başka bir ülkeden yana idi... ermenistan.. apricot stone diye bir şarkıları vardı.. reklamlarda kulağa çalınır da hep duymak istersin o ezgiyi ya öyle olmuştu benim için... sayısız kez dinlemiştim.. ve ermenistanın kazanmasını çok istemiştim... sarkıyı söyleyen görsel olarak da avantajlıydı... çok güzel bir kadındı.. bak bak bitmiyordu, sarkıyı kaç defa başa sardığımı inanın bilemezsiniz =)
çocukluğum da tarlalarda gezdiğimi, akşam üstü peynirle kavun karpuz yediğimi,  köyümü hatırlatan bir şarkı aslında... çok güzel... hala çalma listemde varmış.. bayadır dinlememişim ama kontrol ettim evet varmış =))))))

eurovision 2

2010 yılında ise beni bir mezuniyet telaşı almış, bir sürü çılgınlık yaparken reha ile çok sevdiğimiz bir şarkı olmuştu lena- satellite.. kız bir kere çok tatlıydı, çok güzeldi bak bak doyulmuyordu.. sesi de çok güzeldi, o there is no eskayp diyişi her zaman takıldığım noktalardan olsa da eskayp diye dilime dolanmıştır...

... hareketli şarkı olmasına rağmen sözleri bir kadın için üzücüydü... hatta feminist düşünceler içinde iken derdim ki eurovision politikaları içinde erkek egemenliği var... senin için her şeyi yaptım uydun oldum ama olmadı tarzı bize birincilik getiren every wat that i can e benziyordu.. bizim de birinci olacağımız yoktu da o şarkının sözleri mi bize birincilik kazandırdı diye düşünürken 2010 yılında da böyle kadını süpürge gibi gösteren şarkının birinci olması beni pek şaşırtmamıştı...  ama gene de sevdik dans etttik...

artık o  onların seçme politikası, kulağımızı hoş geliyor ve dinliyoruz... bu şarkı da çalma listemden hiçbir zaman silinmedi... çok eğlenceli gelir.. zor bir aşkı mizahi bir dille anlatır...

buyrunuz bu da sözleri :

Senin için her yere gittim
Senin için saçımı bile yaptım
Yeni iç çamaşırı aldım, mavi
Ve sadece birkaç gün önce giydim


Aşkım, senin için savaşacağımı biliyorsun
Senin için balkon lambasını açık bıraktım
Tatlı ve acımasız olsan da 
Seni her halükarda seveceğim


Aşkım, oh, Aşkım, senin için neler hissettiğimi sana anlatmalıyım
Çünkü ben, oh, senin sevgin olmadan bir dakika bile yaşayamam
Bir uydu gibi, çevrende bir yörüngedeyim 
Ve geceye küsebilirim
Senin sevgin olmadan bir dakika bile yaşayamam


Aşkım, sana zarar verdiğimi anladım
Senin için en iyi olanı sakladım
Beni bazen üzüyor ve kederlendiriyorsun



Aşkım, benim amacım doğru ve gerçek
Cupid*’in oku sadce senin için
Senin için ayak tırnaklarımı bile boyadım
Bunu geçen gün yaptım


Aşkım, oh, Aşkım, senin için neler hissettiğimi sana anlatmalıyım
Çünkü ben, oh, senin sevgin olmadan bir dakika bile yaşayamam
Bir uydu gibi, çevrende bir yörüngedeyim 
Ve geceye küsebilirim
Senin sevgin olmadan bir dakika bile yaşayamam


Nereye gitsen takip edeceğim
Tempoyu sen belirle, biz onu hızlandırır ve yavaşlatırız
Senin yolunda izleyeceğim
Beni yakaladın, beni yakaladın
Yerçekiminden daha kuvvetli bir güç
Bu fizik, kaçış yok


Aşkım, benim amacım doğru ve gerçek
Cupid*’in oku sadce senin için
Senin için ayak tırnaklarımı bile boyadım
Bunu geçen gün yaptım


Aşkım, oh, Aşkım, senin için neler hissettiğimi sana anlatmalıyım
Çünkü ben, oh, senin sevgin olmadan bir dakika bile yaşayamam
Bir uydu gibi, çevrende bir yörüngedeyim 
Ve geceye küsebilirim
Senin sevgin olmadan bir dakika bile yaşayamam
Aşkım, oh, Aşkım, senin için neler hissettiğimi sana anlatmalıyım
Çünkü ben, oh, senin sevgin olmadan bir dakika bile yaşayamam
Aşk, aşk, aşk, aşk, aşk

eurovision 1

bu eurovision şarkı yarışmaları hep de hayatımdaki önemli dönüm noktalarında yayınlanıyor...
mesela 2009 yılı, üniversitede idim, düzceye günübirlik gittiğimiz bir gündü, doğum günümü kutlamış erkenden de evin yolunu tutmuştuk... ama tam eurovisionun yayınlanma saatinde yolda idik..
ne güzel bir rastlantıdır ki 2009 eurovision doğumgünüme denk gelmişti, yolculuk yapmakta idik, bir an önce evimizde olup bu heyecanlı yarışmayı izlemek için iyi hız yapmıştı babam.. eve geçtiğimizde sonuçlarla bir kez daha söylenen Fairytale ı dinlemiştim.. çok hoşuma gitmişti... hem doğum günümde olması hem de birinci olan şarkının kulağıma kazınacak derecede güzel gelmesi çok mutlu etmişti beni. güzel bir yer etmişti beynimde... sarkının sözleri de çok güzel, rahatlatıyor.. hala çalma listemde vardır... hala çok seviyorum hep geçerli bir şarkı
sözlerinin türkçesini buldum yayınlamak isterim:
Perimasalı 
Yıllar önce, ben gençken
Tanıdık bir kızdan hoşlandım
Benimdi o, kalplerimiz bağlanmıştı
Geçmişte kalsa da gerçekti
***
Bir peri masalına aşık oldum, canımı acıtsa da
Aklımı başımdan alsa da umurumda değil
Çünkü büyülendim
***
Her gün ayrı bir çekişme yaşadık
Ama her gece yeniden aşık olduk
Beni kimse daha fazla üzemezdi
Ama kimse de böylesine uçuramazdı
***
Bilmiyorum ne yapmaktaydım
Ansızın ayrıldığımızda
Şimdilerde onu bulamıyorum
Ama bulursam yeniden başlıyacağım
***
Bir peri masalına aşık oldum, canımı acıtsa da
Aklımı başımdan alsa da umurumda değil
Çünkü büyülendim
***
O bir perimasalı, evet hatta acıtsa da
Çünkü umurumda değil, kendimi kaybetsem de
Zaten büyülendim
dilimi keserdim bu can emanet olmasa

9 Mayıs 2014

3 Mayıs 2014

bir efsane- hakan peker...

valla çok duygulandım şu an ağlamama engel olamadım.. çok beğendim.. çok duygulandırdı.. helal olsun, çok hayırlı işler yapıyorsunuz... severek hem de ne kadar güzel.. şarkı da çok sevdiğimiz çocukluğumuzun sarkısı idi... manidar da..

işaret dili videoları...

gül ddöktüm yollarına ve çayımın şekeri bile varmış.. çok güzel.. aferin çok güzel bir iş çıkarmışlar... okudukları bölümün de faydası yadsınamaz tabiki...

işaret dili-youtube


işaret dili ile yayınlanan videolar var, birkaç haftadır bakıyorum da bu dili öğrenmenin ne kadar gerekli olduğunu düşündürdü.. hiç  sağır ve dilsiz arkadasım veya yakınım olmadı belki de ondan. olsaydı öğrenmek için kesin bir şeyler yapardım.. şarkıların işaret diliyle aktarılışı ne kadar duygulandırdı beni.. ne kadar güzel paylaşımlar...
kürk on hayvandan yapılır.. bir hayvan giyer.

1 Mayıs 2014

I wish I could stop feeling blue
İnsanlar farkında olmasalar da, birbirlerini aynı yerlerinde ağırlarlar:
Sen onu nerende ağırlıyorsan, o da seni orada ağırlıyordur

30 Nisan 2014

batçık ile dalçık ın birbiri yerine kullanılması kadar doğaldır bazı şeyler...


28 Nisan 2014

25 yaşımı doldurmak üzereyim hala çay içmeyi  kendime karşı bir çeşit zorlama olarak görüyorum.. alışamadım hala çaya..

17 Nisan 2014

uykudan uyanınca  nerede olduğumu, ne halde bulunduğumu hatırlayamadığım o bir iki dakikalar, bazen beni mutsuz yapabiliyor. ama aklım yerine gelince nihayet kendimi toparlayınca güzelce huzur doluyor içime..

 insanın dünyadan ve bu dünyada en çok sevdiği şeyden ümidini kesmesi çok zor şey, işte o ümit uyanınca beni kendime getiriyor, hayata bağlıyor..

yasanılan umutsuzluklardan sonra umut verici bir söz işitmek, böyle bir ümide dönmek, oh ne tatlı bir şey...

öyle deme.

sevdadan, olmadık şey yok bu dünyada.

14 Nisan 2014

hayatımda ilk kez 155 i  bir sebepten ötürü aramak zorunda kaldım.  ama gerçekten büyük bir rahatlık sağladı. 20 dakikaya kalmadan geldiler ve şikayetim üzerine gerekeni yapıp sessizliği sağladılar, sağ olsunlar.

9 Nisan 2014

4 Nisan 2014

çsgb toplantısı, elif arkadasım...

fikirlerimi toplayamama sorunum var.. düşünürken o kadar güzel derleyip topluyorum ki ya da soru soru sıralayabiliyorum.. ama bunları metin olarak yazamıyorum.. süzgeçten geçirmek için biraz acımasız olmak lazım sanırım.. neyi eleyip neyi dahil edeceğime bugün karar verebilirsem metin çıkacak gibi....

tam olarak istiyorsam bunun üzerinde somut bir şeyler yazmış olmam lazım...şu 2-3 gün içinde zaten çercevesi belli olacak..

hayırlısı artık...


bugün çsgb nin  bilgilendirme gününe katıldım, bursa ticaret ve sanayi odasında idi.. bilmediğim bir semt diyebilirim.. giderken işyerinin aracı ile gittim... ama söfor bey de biraz ters yerde indirdi sonra ben kendim buldum binayı.. gözlerimi kocaman aça aça yürürken birinin ayaga kalkıp bana doğru gülümseme yaydığını farkedince bir tanıdık olduğunu anladım.. biraz benim gözler de onu seçince içimde inanılmaz güzel bir mutluluk oluştu.. üniversitede ortak 3  ders aldığım bir arkadasımdı... kayıt işlemlerini yapmaktaydı.. hiç değişmemişti gülen çocuksu mizacı hep aynı kalmış ne güzel.. saç uzunluğu bile aynıydı ama düşündüm ki aradan en az 5 yıl geçmişti.. içim biraz acıdı ama bu güzel denk geliş için değerdi... hal hatır sorduk karşılıklı... ailesi çanakkaledeydi.. ve ankarayı okurken hiç sevmemekteydi her tatilde giderdi memleketine... ben de ankarayı çok severdim.. o hep mezun olup çanakkaleyi gideceğim günü iple çekiyorum derken ben de ankarada doğdum büyüdüm burda yaşlanıp ankarada öleceğim derdim. ama insanlar planlar yapar Allah  yukardan gülümsermiş =))) ikimizde farklı yerlere düştük..

elif arkadasım ankarada kalmış işe yerleşinde wyg de çalışıyor çok mutluymuş ama sürekli çanakkaleyegidiyormuş.. gene halası ile birlikte kalıyormuşş... ne güzel bir olayki.. ben de bursaya geldiğimde halamla kalmaktaydım... güzelce konuştuk...

sonra bakanlığın proje danışmanlığını alan bu özel şirkette birkaç arkadasım daha çalışıyordu.. benim de başvurmam durumunda çok rahat seçileceğimi dile getirmişti ama şimdiki işimden mutlu olduğumu hiçbir problem yaşamadığımı söyledim... Allaha şükürler olsun bu doğruydu.. hayırlısı olsun dedik...

böyle güzel bir tesadüf yaşadım bugün... ama birkaç toplantıda da arkadaslarımı görmüştüm.. ab bakanlığının istanbuldaki toplantısında da bir kıbrıslı arkadasımı görmüştüm.. o da pek değişmemişti...

hayat işte..  ama o kadar güzel şeyler denk geliyor ki bu hayatta  biz sadece şaşırmakla kalıyoruz..


güzel bir paylaşım

canım blogum, buraya yazdıklarım bir çok anı, ders, duygulardan oluşuyor.. bir gün bu site kapansa bunların hepsi yok olacak endişesi içimden hiç geçmedi desem pek de yalan olmaz.. o yüzden bugünden itibaren iş-kişisel hayatımda olan önemli olayları elyazımla bir deftere yansıtmaya karar verdim. aslında karar verdim den ziyade: canım müdürümle konuşurken bunu güzelce aklıma soktu.. iyi bir başlangıç olacağına karar verdik... bakalım ne kadar sürdürebilirim.... n
 2010 yılı sonundan itibaren burada paylaştıklarıma bir devam niteliğinde olması temennisiyle...

31 Mart 2014

işin sırrı hiçbir sırrının olmamasıdır.
"Eğer bir müminin kalbini kırarsan Hakk’a eylediğin secde değildir. "   

Yunus Emre 

günün güzellikleri






çok güzel ayarlanmış geçişler.... pek keyifli olsa gerek =)))




=) elden kayan gidenler

28 Mart 2014

--Her çocuk islam fıtratı üzerine doğup, belli bir vakte kadar anne ve babasının tercihleri doğrultusunda büyüyor. Ailenin verdiği temel çok önemli. Çocuk ya cennet gülü olarak, yada farketmeden cehennem odunu olarak yetiştiriliyor. Su gibi nice çocuklar, modernlik, çağdaşlık uğruna kurban veriliyor…--

Her gün dünya için bir çok zorluklara katlanan çocuklar,söz konusu din olunca acınası oluyor. Çocuğu sınava hazırlanacak diye, 2 sene evine misafir almayan, meyvesini bile önüne soyup getiren anneler, çocuğa günde 5 saat ders çalışma zorunluluğu getiren babalar, çocuğun bir saatini namaz için ayırmasını kayıp görüyor.
bu toplumdaki bazı kesimerin sorunu twitter a youtube girememe değil bu tür sitelere saplantılı bir şekilde bağımlı olup çıkamamaktır bu bir..

bir diğeri sizlerin eminim dns ayarlarınız her zaman için twitter ve youtube a açık olcak sekilde ayarlıdır, yani girebiliyorsunuz...

özgürlükten kastınız meydanlarda polisi tahrik ederek kendinizi malzeme yapmak ve bunu medyada çarpıtılmasından zevk almaksa yemin ederim siz bana göre hasta ruhlusunuz...

ülkenin istikbali, bekası güvenliği için bunlar gereklidir, özgürlük için yanıp tutusanlar hakiakten ülkemizi terk edebilir, o kadar özleyeceksiniz ki ama bu devleti, bu insanlarımızı...

süleyman sah türbesi ülke dışında sahip olduğumuz tek toprak, gerçekten tapulu malımız, muhafızlarımız askerlerimiz var.. martın ortalarında suriye halepteki o köyün kontrolü el kaidenin suriye bağlantısına geçti.. ve ardı ardına birçok tehditler yayınladı...bu türbede türk askerinin çıkarılması ve türk bayrağının indirilmesi istendi aksi taktirde bombalanacağı şeklinde safsatalar youtube da yayınlanmıştır...

siz devletin bu görüşmelerini nasıl yayınlarsınız, nasıl yüceltirsiniz.. bu kadar mı düşman acizsiniz.. başkasının eksiğiyle hatasıyla yükselmeye çalışan insan nasıl temiz doğru bir insan olabilir... kesinlikle iğrenç buluyorum bu davranışları.. siz kendi misyonunuz uğrunda haber olun başkasının açığını veya gizliliğini ifşa etmek değil.. başkalarının ekmeğiine yağ sürüyorsunuz amiyane tabirle..

Allah bu vatanı korusun ki eğer bir çatışma olursa tüm ülkeyi ilgilendiren hepiniz yapılandırdığınız yurdışındaki yerlere gideceksiniz... bunu mu istiyorsunuz..

gün gelecek ulusalcılarla kürt kesim de ayrılacak.. şimdi hükümete karşı elele gibiler.. yazıklar olsun.. secim bu kadar mı muhim, kendinizi rezil ettiniz bence.. kendi bayağılığınızı kanıtladınız..yazıklar olsun....

22 Mart 2014

ailemi inanılmaz özledim nisan ayınıın başlarında gideceğim inşallah. canım ailem her şeyin en güzelini isteyen beni güldüren bazen de üzebilen canım ailem, varlığım... sığınağım, aradığım limanım..

19 Mart 2014

az laklak çok ahlak gerek bizlere

12 Mart 2014

bir beyaz kağıt bazen üzerine yazılanlardan daha ağır olabiliyor..

11 Mart 2014

bize her yol hakikat!

her nisyan binlerce isyana gebedir.

9 Mart 2014

-..=..-

insanın yaşama sevincini artıran en güzel şey aşkmış

6 Mart 2014

bursa günlerinden bir anı

ankarada yaptığımdan daha çok yemek yapıyorum bursa da. iş başa düşünce her şeyden vitamin alayım diye yapmaya çalışıyorum ama burada paylaşmak canım pek istemedi. yoksa birçok yeni yemek denemesinde başarılı oldum.. insanlık için küçük ama nörsma için büyük bir adım olarak addettiğim bir şeyi öğrendim ve ikidir başarılı tat ve kıvam yakalıyorum. buraya anı olsun diye koyacağım. güzeller güzeli bir hanımefendi olan canım şube müdürümden öğrenmiş olduğum yoğurt u ikidir kendim yapabilmekteyim.. bu akşam kaşıklamadan evvel bir fotografını çekeyim dedim.. burada anı olarak kalsın, ileride çocuklarıma anlattığımda kanıtım da olsun istedim..

=) hababam sınıfı diyologlarından bir tane

Hababam sınıfı / Halit Akçatepe

Müfettiş: Kaç yaşındasın?

Güdük :1453

Müfettiş : Romayı kim yaktı?

Güdük : Snamız

Müfettiş : Senin anan kim?

Güdük : Kanuni sultan süleyman

Müfettiş : İlk halife kimdir?

Güdük :İmparator neron

5 Mart 2014

gülümsemelikler...





 bu akşam ki baloda kimler var?


parkeden güzel.. =) 

4 Mart 2014

öleceğini bilen tek mahluk insandır.

3 Mart 2014

yetişkin kelimesi başlı başlına tek bir anlam uyandırıyor aklımızda.. ama maalesef yetişkin ürünleri, yetişkin pastası, yetişkin filmi deyince işin içine erotizm ve cinsellik giriyor. bunun üzerine kurulan yetişkin tamlamalarına sinir oluyorum çünkü bir çocuk da çıkıp sormaz mı yetişkin demek ahlaksız olmak mı  çıplak olmak mı demek... bu yüzden bu tamlamalar için başka bir kelime bulunmalı ve yetişkin kelimesi artık rahat bırakılmalı...

18 Şubat 2014

ortaokul lise zamanı servis gelmeden bu şarkıya tv de denk gelirsem günün güzel gececek diye inanırdım.. şansıma bir süre hep sabahları bu şarkı tv kanallarında gezindi =)) sabahları iyi gelirdi bana.. ama hala anlamını bilmiyorum o da ayrı bir konu =)
Ankara Ankara içinde
Ankara ne biçimde
Allah Ankarayı korusun 
çünkü ailem içinde 
insanlar bazı kalıpları-sıfatları karsısındakine kendi kendilerine yükledikleri için onları yüceleştiriyorlar, büyütüyorlar, yok olmaz-devrilmez yegane bir temsil haline getiriyorlar. ama onların bu atfettikleri kalıpları tek tek ayıkladığınızda bir insandan başka bir şey değil.

kendi korkularını da böyle büyüterek karşı tarafın güçlenmesini sağlıyorlar, ne yazık ki ben de bunu yapıyorum bugünler de. bir tarafım korku dertleriyle o kadar ağırlaşıyor ki, ne yapacağım diye dualarımda sormaktan öteye gidemiyorum. Allah'a teslim oluyorum ama bir taraftan korkularım da dev gibi olmaya başlıyor..

başkasına öğüt verirken kolaydır da kendin uygularken zordur ya hani birtakım soru işaretlerini aşsam da geliyor gene aklıma çıkmaz sokak gibi sorular..

13 Şubat 2014

kötü yaradılışlı kimse, Allaha yalvarmasın diye Allah ona dert keder vermez.. unutma firavunun başı bir kez bile ağrımadı..
mevlana

12 Şubat 2014

:)

çocukluk rüyalarıma götürmekten öte sanki onları gerçekleştirecekmiş gibi efsunlu.... çok güzel bi ezgi

eksik bir sey

..terliklerimle gelsem sana
sonunda aşkı bulmuş gibi....

ne kadar özlemişim bu şarkıyı ne kadar anlamlandı artık...

ezginin günlüğü, sevincimde hüznümde hep yanımdaydı.. asla arkamı dönüp dinlemeyi kesemem... çok huzurlu sarkıları var.

rengaren =) rengarenk değil


10 Şubat 2014

sevda kuşun kanadında..

bu da dünyamın ağır şarkılarından biri.. yollarda iken dinlemek güzel oluyor... tam anlamıyla bir akşam sarkısı...

dağ başında rastladım aksakallı birisine
bin yıllık bir halıya bin yıldan beri 
bağdaş kurmuş bir çınar gibiydi
sordum ona
''aşk ne ustam, hayatın sırrı ne?
tepeden tırnağa aşığım ben, koskoca bir hayat var önümde''
sevda kuşun kanadında, ürkütürsen tutamazsın
ökse ile sapanla vurursun da saramazsın
hayat sırrının suyunu çeşmelerden bulamazsın,
ansızın bir deli çaydan içersin de kan
amazsın

bi ilhan irem vardı hakkaten noldu ona...

ilhan irem üç ya da dört sarkı ile yıllardır gönüllerde ayrı bir tat bırakan sanatçı...

işte hayat,anlasana, hayır ben değilim yanındaki, konuşamıyorum, yazık oldu yarınlara.... ruh  bayılmaya ramak kalmışken bir yerden gelirdi de gümbür gümbür çalardı, yüzümüzü güldürür güçlendirirdi, türk filmlerinden bir esinti gibiydi benim için, sanki kavuşamamış bir çiftin arkasından çalan sarkılar gibi ya da birbirine sevgilerini anlatamayan, zorluklarla yaşayan insanların kalp dili gibiydi, temiz kalpli insanların dinleyeceği türden şarkılardı benim için.. ilhan iremi seven biri kötü olamazdı ki......yaşanmamışlıklara üzülenler, pişmanlıklarda boğulanlar, kalbi kırıklar bir ağızdan söylerdi.. gözlerinden okunurdu yaşadıkları, ağızlarından dökülürdü dertleri şarkıları haykırırken...

ben de özlemişim ne kadar ferahlattı..

kibar adam vesselam... aslında çok severmişim de haberim yokmuş ilhan iremi.. açıkcası şarkılarıyla tanışmam liseli yaşlarımda oldu, hatta kendisini de bir iki yıla kadar tip olarak hiç bilmezdim, sonra videolardan gördüm...
zamanında kızılayda bangır bangır çalınca ister istemez dinlerdim, ortak mutlulukların kaynağı olurdu şarkıları.. herkesin kendinden bir şey bulması kaçınılmaz gibiydi bu anaç şarkılarında... sonra yıllar geçer olmuş  kursta camdan sakarya caddesini izlerken bir yerlerden kulağıma eserdi hafiften dalıp giderdim... 

nedense bu akşamı da ilhan ireme ayırdım... güzel oldu, mutsuzken dinlemek acıtabilirdi.. iyi bir zamanda dinlediğim için sadece ilhan iremin değerini bir kez daha anlamama yardımcı oldu.. ama gene hissettiğim eski türk filmlerini izliyormuş ve kendimi çok kaptırmışım gibi oldu...

dediğim gibi genellemelerden haz etmemekle birlikte  ilhan irem dinleyen biri kötü olamaz...

uykum gelsin diye değil uykumu açsın diye okumak istediğim kitaplarım vardı...

beş tane parmağın anlamı

7 Şubat 2014

5 Şubat 2014

hayal ormanı kaçakları


önce Allah'a ve onun kudretine inanmak elbette


kalem ve kağıt ayrılmaz ikiliyken
not defterleri sadece uçak yapmaya yarar oldu.

yazmak için bekletilen yüzlerce kalemden biri de bugün
istediği ele değemedi, sevgiye dönüşemedi..

böhhhğğ.... =)))



bazen bu bilgisayarda yazma işine hayıflanıyorum, kağıtlara karalıyorum bir şeyler saklamak için...
sonra en iyisi elektronik ortamda paylaşmak diyorum. dolu dolu 3 yıldır ne gördüysem,hissettiysem,öğrendiysem yazıyorum. bazen unuttuğumda oldu bazen çok yazdığımda... bence anıların çoğu paylaşılmak için değil o kişiye hediye olarak verilir, paylaşıldığında büyüsü bozulur... ben de sanırım bu yüzden fazla yazamaz oldum... 

mutlu olduğumu söylemeliyim, bazı anlarsa elimi uzatsam gökyüzünü tutacakmışım kadar sonsuz heyecanla dolu oluyorum ama yazamıyorum... öyle işte ne bileyim.. bana ait ve bana güzel şeyler zaten..


4 Şubat 2014

sırtımı camdan vuran güneşe vermeyi oldum olası çok sevmişimdir... sanki içime sağlık sıhhat dolacakmış gibi düşünürüm

31 Ocak 2014

31 ocak ikibinondört..

haftanın da ayın da son günü..




 bir kalemtraşım
 kalemi sivriltmekle uğraşan ellerde
 bir yarışa dahil etmişim keskinliğimi
 kömür karası bulaştırıp ellere

 


kedi işte türlü türlü huyları olanlardan =)))




24 Ocak 2014


her işi böyle kotarabilen, her dalgada çok iyi kıvırabilen insanlar var...

23 Ocak 2014

sağ baldırdann çorap yırtık çok bariz =)))

sarkının yüceliğini bozmuyor neyseki =))

22 Ocak 2014

cuma günleri öğleden sonraki dört dersin ikisinin din kültürü ve diğer iki dersin beden eğitimi olması ne kadar mutlu edici bir şeydi...

20 Ocak 2014

sadece bir halka olmamalı insanları birbirine bağlayan :(


sadece bir halka olmamalı insanları birbirine bağlayan :(


kadın soruyor eşime tekrar nasıl güvenebilirim bende de suç var ilgilenemedim ve loğusa dönemi aldatıldım diyor... buna nasıl cevap verilsin ki.. onaylanmak istiyor kadın çok bariz... suçluluk hissetmesi ne kadar kötü, daha da güçlenmesi lazım, erkek arayacağına özür dileyeceğine kadıncağız kendinde hata arıyor.. yazıklar olsun bu düzene..  kadında acmış  tv de soruyor ilkim öze.. ilkim öz en baba adamdan boşandı... bu sorunların en iyi çözümü kendi içindedir.. bırak ya kurtul ne hata arıyon kendinde.. pislik.. tek eşli yapamıyorsa ne basında bekletiyorsun...

 bağımlı yaşamak kadar kötü bir sey yok.. Allah göstermesin kimseye ama insanlar kendine bile yalan söyledikten sonra karsısındakine mi söylemeyecek :( ar damarı çatlamışlar uzak olsun iyi insanlardan, gidin kendiniz gibileri bulun..



evlilik kalıpları da çok kötü.. insanlar resmen eşe dosta hava atmak için evlenir oldu, evlenmek için evlenir oldu hiçbir duygusal bağ, dayanışma yaşatmadan hissizleştirilmiş şekilde.... hiç insaf yok kimsede...bazı erkeklere erkek küfrünü çok yakıştırıyorum...gerçekten...

neden acaba alla alla

evim evim güzel evim.

au fond j'crois q'la terre est ronde,
pour une seule bonne raison...
après avoir fait l'tour du monde,
tout c'qu'on veut c'est être à la maison.

aslında, dünyanın yuvarlak olduğuna tek bir nedenden ötürü inanırız.. 
dünya turu yaptıktan sonra olmak istediğimiz tek yer evimizdir

19 Ocak 2014

ne beklenirdi ki

seni daha fazla kullanamadıkları zaman değiştin derler....


Sükür etmedikten sonra dünyalari yesen ne fayda

“ Bulaşık yıkarken duâ et.
Yıkanacak tabaklar olduğuna şükret;
Çünkü bu, yiyecek bir şeyler olduğunu, birilerini doyurduğunu,
Birileriyle ilgilendiğini, yemek yapıp sofra kurduğunu gösterir.
O anda yıkayacak tek bir tabağı olmayan,
Sofra kuracağı hiç kimsesi olmayan milyonlarca insanı düşün. ”

16 Ocak 2014


la vie avec toi.. seninle bir hayat


özümsemek gerek bunu..

<<<İnsan, hayatında en büyük bedelleri muhabbeti uğrunda öder. Zira gerçek bir muhabbetin kantarı, fedakârlıktır. Bizler de Allâhʼın muhabbet ve rızâsını kazanmanın gayreti içinde olmalıyız. Bunun en güzel nişânesi ise; yetim, kimsesiz, fakir ve muhtaçların bize zimmetli olduğunu unutmamaktır…>>>

çaylı şeker


yeşil sebzeleri sevmekte biraz zorlanırız... özellikle çocuklar yeşil renkli sebze yemeklerini pek yemek istemezler.. fakat biliyoruz ki sebzelerde hakim olan renk yeşildir,  bitkilerin de çoğu yeşildir..


benim de misal brokoli ile aram pek barışık olmamıştır..hiçbir zaman keyifle yemedim, hep sağlık açısından faydalı diye indirdim mideye... taaaki annem o enfes brokoli çorbasını yapana kadar =))) bugünde çok canım çekti eve gidince yapıcam sütlü ve sosisli bir çorba olcak kendisi =)))

güzelce beslenelim hem ruhen hem de bedenen =)))

hediyeleşmenin sona ermesini istiyorsanız


Bu hediyeden sonra bak bakalım bir daha o bayan hediye ister mi...

Etiketler

göbek eritme (3) candan erçetin (2) kanarya (2) temizliği (2) tubun faydaları (2) 19 (1) 1970 (1) 200 tane gezegeniniz varmış gibi yaşıyorsun ancak yalnızca bir dünyamız var (1) 35 ölü (1) A1 (1) AGİT (1) Affrican Commission (1) Afrika Şartı (1) Madde 19 vatandaşlıktan çıkarılma (1) Mahkeme (1) Mariami Abduselişi (1) O beni “Herhalde” sevmiş. (1) Women's Rights (1) acıtıyor (1) adım google'da çıkmasın (1) algı gerçektir (1) altın (1) altınları (1) amniyo sentez (1) amniyosentez (1) ankara (1) arama motoru (1) asma (1) auto erotic asphixication (1) ayak (1) ayak temizliği (1) azınlık hakları (1) ağlamak (1) ağız kokusunu önlemek (1) babet yara yaptı (1) bahar (1) baklava (1) bakım (1) balböceği (1) barış manço (1) batı trakya türkleri (1) bel kemeri (1) brokoli salatası (1) brugge porselen (1) brütüs (1) bulantı (1) buzdan müze. (1) böğürtlenimsi (1) can dündar (1) caught in the middle (1) cemal süreya.. (1) depeche mode (1) deprem (1) dirsek bakımı (1) diş eti (1) diş ipi (1) diş sağlığı (1) dondurma (1) dondurucu soğuk (1) downsendromu (1) düğün davetleri (1) el ayak bakımı (1) el kuruluğu (1) el nemlendiricisi (1) elma (1) elmalı cevizli puding (1) fahri (1) forum (1) foça (1) free love (1) funda arar (1) geceler. (1) genetik hastalıklar (1) genç (1) godotyu beklerken (1) google (1) gögüs (1) gökçe (1) güney afrika (1) güneşli bir sabah (1) hakikat komisyonu (1) havilland krem (1) hepatit b (1) hitler (1) hocam (1) hz.muhammet (1) iktisat (1) ileri yaştaki kadınlar (1) ipuçları (1) ishal (1) istanbul (1) isviçre (1) italy (1) jane eyre (1) jinekoloji (1) jooble (1) jooble-tr.com/ (1) joseph (1) julide ateş (1) kadınlar için şınav (1) kafes temizliği (1) kanser riski (1) karartma günleri (1) karpuz çekirdeği (1) karsı dağların heybetinden mi gireyim?? (1) karın düzleştirme (1) kavun (1) kazaklı tüy =) (1) kilo almak (1) kissing you goodbye (1) konular (1) kpss (1) kuklagiller... (1) kusma (1) kuyumcu (1) külah (1) külah pasta (1) kırmızı turp (1) kızgın güneş (1) lavanta (1) lavanta çayı (1) leperuj (1) leyla ile mecnun (1) mekik (1) mengele (1) muhabbet kuşu (1) muhabbet kuşu bakımı (1) muhabbet kuşu banyo (1) muz sesleri (1) nara (1) nedensiz (1) nelson mandela (1) oldies (1) pamela anderson (1) patatesli börek (1) patatesli peynirli börek (1) patos (1) pervasız (1) peygamber efendimiz (1) peynir (1) phokaia (1) plastik su şişeleri (1) porselen bebek (1) poselen bebek (1) push up (1) rafet el roman nerdesin (1) roboski (1) sarı lira (1) sayesinde (1) sende mi brütüs (1) senede bir gün (1) sivrisinek (1) sivrisinek kovar (1) soframız (1) sor dağılımı (1) sosyal (1) soğan (1) star tv (1) storia di un tale (1) su (1) suluk (1) sus küçüğüm söz büyüğün (su küçüğün söz büyüğün (1) süt (1) sınav nasıl çekilir (1) sırt yağı eritme (1) tam buğday ekmeği ve faydaları (1) ters mekik (1) the gummy bear (1) the pierces (1) tooner dolls (1) torba (1) trt haber (1) tuttu fırlattı (1) tüylenmiş kazak (1) uludere (1) under the tuscan sun (1) uygun ayakkabı seçmek (1) vasiyet (1) yalnızlık 2013 (1) yalnızlık kalbimin ilelebet sahibi (1) yaz salatası (1) yağ yakan besinler (1) yağ yakma (1) yeni logo star tv (1) yeşillik (1) yorgun (1) yorulmadan zayıflama (1) yumurta (1) yüzünden.. (1) zayıflamak (1) zeybek vs yunanistan davası (1) çanta (1) çat pat deil sular seller gibi (1) çıtır börek (1) çığlık (1) ölüm orgazmı (1) öteki kadın (1) özel geceler çin (1) üniversite (1) şınav (1)