iyi yıllar
herkes dilerim istediği gibi bir yıl geçirmiştir ve geçirir
İnsanların öldürülmediği, işkencenin yapılmadığı, cinayetlerin son bulduğu, ayrımların yapılmadığı, hak ihlallerinin olmadığı, bir yıl yaşamak dileğiyle..
sağlık, huzur dolusu günler olur inşallah =))))
bu bir yılı değerlendircek olursam, kişisel olarak ilerleme var ama paylaşımcı olarak bir ilerleme yoktu nasip değilmiş demek inşallah yeni yıla =))
haydin kapadım bi sürü işim var benim =)))))))))))
daha çok yazarım inşallah buralara da ilerde okur gülümser bir tat bırakırım =))
31 Aralık 2011
29 Aralık 2011
28 Aralık 2011
yılbaşı değil yılsonudur
tatlı tatlı umut dolu çocukların söylediği o güzelim şarkıya eşlik eden yazıları olan bir içecek reklamı, ilk izlediğimde gözlerimi doldurmuştu. umut vermişti bana da, mutluluk ferahlık vermişti, az önce gene izledim ama bu sefer içimi buruk düşünceler sardı. bugün kara melek dürttü sanırım =)
2011 yılında yapılan bir araştırmaya göre...
çöken her ekonomiye karşı; bebek bekleyen 477.699 çift var!
çekilen her bir tel örgü karşısında; ''hoş geldiniz'' diye açılan 849 kapı var!
''bu spor bitti diyen'' 1 kişiye karşı; futbolun coşkusuna kapılan 10 kişi var!
internette dolaşan komik videoların sayısı, dünyadaki tüm kötü haberlerin 3 katı!
haksız kazanç sağlayan 1 kişiye karşı, tanımadığı birine kan veren 53 kişi var!
trafikte yalnız geçirilen her dakikanın sonunda keyifler paylaşılan saatler var!
ama sonra aklıma geldiki,
2011 yılında yapılamayan bir arastırmaya göre,
tanımadığı birini öldüren yüzlerce kişi var
tanısa da farketmez, kadın cinayetleri yüzlerce var
yüzlerce kayıp insan ve mülteci var
dayın, arkan, paran olmadığı için binlerce işsiz var
depremin vurduğu Van'ı ne çabuk unuttuk eğlence planlıyorsunuz..
sesleri duyulmayan binlerce hak ihlaline uğramış insan var...
en muhimi de bunları gündemde başka olayları önemsetip unutturmaya çalışan hükümet yanlısı medya var...
bize müstehak belki de ne diyeyim =)
karamsalığın gözünü seveyim diyesim gelir ya bazen
o dakikalarda kimse tutamaz beni..
neyse çocuklar söylerken sarkıyı eşlik etmek gerekir =)
yeni umutlarla
her gün en baştan
bazen kaybettin sanırsın
bazende zorlaşır zaman
sevgidir kaybolmayan hadi gülümse
her yeni yıl senin için yeni bir umut
bir arada artar mutluluk el ele artar mutluluk
2011 yılında yapılan bir araştırmaya göre...
çöken her ekonomiye karşı; bebek bekleyen 477.699 çift var!
çekilen her bir tel örgü karşısında; ''hoş geldiniz'' diye açılan 849 kapı var!
''bu spor bitti diyen'' 1 kişiye karşı; futbolun coşkusuna kapılan 10 kişi var!
internette dolaşan komik videoların sayısı, dünyadaki tüm kötü haberlerin 3 katı!
haksız kazanç sağlayan 1 kişiye karşı, tanımadığı birine kan veren 53 kişi var!
trafikte yalnız geçirilen her dakikanın sonunda keyifler paylaşılan saatler var!
ama sonra aklıma geldiki,
2011 yılında yapılamayan bir arastırmaya göre,
tanımadığı birini öldüren yüzlerce kişi var
tanısa da farketmez, kadın cinayetleri yüzlerce var
yüzlerce kayıp insan ve mülteci var
dayın, arkan, paran olmadığı için binlerce işsiz var
depremin vurduğu Van'ı ne çabuk unuttuk eğlence planlıyorsunuz..
sesleri duyulmayan binlerce hak ihlaline uğramış insan var...
en muhimi de bunları gündemde başka olayları önemsetip unutturmaya çalışan hükümet yanlısı medya var...
bize müstehak belki de ne diyeyim =)
karamsalığın gözünü seveyim diyesim gelir ya bazen
o dakikalarda kimse tutamaz beni..
neyse çocuklar söylerken sarkıyı eşlik etmek gerekir =)
yeni umutlarla
her gün en baştan
bazen kaybettin sanırsın
bazende zorlaşır zaman
sevgidir kaybolmayan hadi gülümse
her yeni yıl senin için yeni bir umut
bir arada artar mutluluk el ele artar mutluluk
simply beautiful =)))
tüm günü Antique dinleyerek geçirmeyi planlıyorum. eski antik günler ah ahh =)))
çok güzel sarkıları vardı yaaa
yunan şarkılarını çok seviyorum
çok güzel sarkıları vardı yaaa
yunan şarkılarını çok seviyorum
26 Aralık 2011
24 Aralık 2011
23 Aralık 2011
bugüne not ettiğim
-bahçeli bey amcanın püskeviti ni aratmıcak bir kelime de bugün ben uydurdum :))
bisküvi, biskrem:
büskrem dedim ikisini karıştırıp hadi hayırlısı..
-yağmur ne tuhaf yağıyo bi oraya bi buraya
-bugün de yırttım ama haftaya kaçısım yok
-şiddetli geçimsizlikten daha kötüsü şiddetli sessizliktir.
-pornografi hak ihlali mi dir yoksa insan hakkı mıdır??
-lui elmayı görünce deliriyor, elimden inmiyor neredeyse bende sevip öpme fırsatı bulmuş oluyorum..
bisküvi, biskrem:
büskrem dedim ikisini karıştırıp hadi hayırlısı..
-yağmur ne tuhaf yağıyo bi oraya bi buraya
-bugün de yırttım ama haftaya kaçısım yok
-şiddetli geçimsizlikten daha kötüsü şiddetli sessizliktir.
-pornografi hak ihlali mi dir yoksa insan hakkı mıdır??
-lui elmayı görünce deliriyor, elimden inmiyor neredeyse bende sevip öpme fırsatı bulmuş oluyorum..
21 Aralık 2011
aklımdakiler..
-leyla ile mecnunu izlemeyeli aylar oluyor..bi vakit ayırıp ne olup bittiğinin keyfine varmalıyım..
-utanç romanı üzerine konuşulcak ne çok şey varmış hala etkisi sürüyor..
-ödev konusunda her haftataslak isteyen hoca dönem sonunana kadar rahat bırakan hocadan oldukça daha iyi bir sey yapmış, taslak hazırladığım ödev bir günde sonlanırken diğeri için bir sey yapmadım...
-tencerenin doğurduğuna da öldüğüne de inanmak gerekiyor...
-özür dilemek hakkında çok düşündüm, iyi bir sey olmadığına karar verdim, kendi içinde pişmanlığını yaşamak daha iyi, ne gerek var karsı tarafı yüceltmeye..
-utanç romanı üzerine konuşulcak ne çok şey varmış hala etkisi sürüyor..
-ödev konusunda her haftataslak isteyen hoca dönem sonunana kadar rahat bırakan hocadan oldukça daha iyi bir sey yapmış, taslak hazırladığım ödev bir günde sonlanırken diğeri için bir sey yapmadım...
-tencerenin doğurduğuna da öldüğüne de inanmak gerekiyor...
-özür dilemek hakkında çok düşündüm, iyi bir sey olmadığına karar verdim, kendi içinde pişmanlığını yaşamak daha iyi, ne gerek var karsı tarafı yüceltmeye..
20 Aralık 2011
18 Aralık 2011
kenan doğulu- doktor =))
tam da kenan doğulunun söylediği sarkılardan ümidimi kesmişken çok eğlenceli bir sarkısını dinledim ilk dinleyişte bile müziği hoşuma gitti.. sanırım herkes sevcek =))) gerçi iskender paydasın albümü adı altında çıkmış =)
iyi dinlemeler ve dinlenceler
can sıkkınlığına iyi geliyor..
zamanlama kazalarını sık yapıyorum bugünlerde bu da bloga sık giremeyişime neden oldu
iyi dinlemeler ve dinlenceler
can sıkkınlığına iyi geliyor..
zamanlama kazalarını sık yapıyorum bugünlerde bu da bloga sık giremeyişime neden oldu
14 Aralık 2011
mazerete mahal yok-Ayhan Yalçınkaya:
Ayhan Yalçınkaya.. 2010 güz dönemi insan hakları mülakatında kendisini görünce içimde bir korku oluşmuştu ve mülakatta en çok soru ondan gelmişti...
1 yılı azcık aşmış bir zaman geçti, kütüphane artık 22.00 a kadar açık bunun mutluluğu içinde akşam kütüphanedeydim, yanımda bir kız ödev teslimi için son rötuşlarını yapıyordu wordde. malum göz bu kayıyor yan ekrana, o kadar düzgün gözüyorki sekil bakımından, çok güzel yazılmış gibi bir his uyandırıyor, içeriğini bilmediğim halde bu duyguya kaplıyorum, yazısının kapağı, sıraya koyuşu fln çok hoşuma gitti, dayanamadım kızı dürttüm..akademik tarz onunkiydi misal benimki dandik nörsma ödevi..
kız kamu yönetimi öğrencisiymiş, osmanlı tarihi ile ilgili bir ödev, Ayhan hocanın adını söyledi içime o saniyede bildik korku geldi, ama dersinin hocası değilmiş, kız onun kitabını okumuş
dediki bir kitabı var çok eğlenceli orda öğrencilerin nasıl yapması yazması gerektiğini esprili bir dille yazmış onu çok tavsiye ederim.
hocadan korkuyordum ama yazdığı kitaptan da korkacak değildim =) işim biter bitmez gittim siyasal kitapevine ve aldım..
adı: mazerete mahal yok. sosyal bilimler öğrencileri için eğlenceli(K) bir ödev, lisansüstü öğretim ve tez kılavuzu
boş bulduğum yere oturdum ve göz atayım dedim, bir gülme tuttu hatta kahkaha..
buraya da not etmek içimden geldi ve yazıyorum:
1 yılı azcık aşmış bir zaman geçti, kütüphane artık 22.00 a kadar açık bunun mutluluğu içinde akşam kütüphanedeydim, yanımda bir kız ödev teslimi için son rötuşlarını yapıyordu wordde. malum göz bu kayıyor yan ekrana, o kadar düzgün gözüyorki sekil bakımından, çok güzel yazılmış gibi bir his uyandırıyor, içeriğini bilmediğim halde bu duyguya kaplıyorum, yazısının kapağı, sıraya koyuşu fln çok hoşuma gitti, dayanamadım kızı dürttüm..akademik tarz onunkiydi misal benimki dandik nörsma ödevi..
kız kamu yönetimi öğrencisiymiş, osmanlı tarihi ile ilgili bir ödev, Ayhan hocanın adını söyledi içime o saniyede bildik korku geldi, ama dersinin hocası değilmiş, kız onun kitabını okumuş
dediki bir kitabı var çok eğlenceli orda öğrencilerin nasıl yapması yazması gerektiğini esprili bir dille yazmış onu çok tavsiye ederim.
hocadan korkuyordum ama yazdığı kitaptan da korkacak değildim =) işim biter bitmez gittim siyasal kitapevine ve aldım..
adı: mazerete mahal yok. sosyal bilimler öğrencileri için eğlenceli(K) bir ödev, lisansüstü öğretim ve tez kılavuzu
boş bulduğum yere oturdum ve göz atayım dedim, bir gülme tuttu hatta kahkaha..
buraya da not etmek içimden geldi ve yazıyorum:
.. hayli zamanlar çeşitli derslerine girip ödev yaptırark, tez jürilerinde ürünlerini değerlendirmeye çalışarak, mülakat jürilerinde soğuk terler döktürerek, eziyet çektirdiğim tüm Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğrencileri için, belki beni bir parça bağışlarlar umuduyla..
giriş: üç kuruş ver konuştur
birinci bölüm kapıyı çalan kimdir
.
.
ikinci bölüm: bir küçücük fıçıcık
a. aç kapıyı bezirganbaşı
1.ey ruh geldinse üç kere vur: konu seçimi ve sorun
2. çevir çevir okur beni: bir ödev çalışması olarak kitap incelemesi
3.Bildiğim tek şey bir şey bilmediğimdir
4. ödevi tuttum yüzüme kapak göründü gözüme
5.ödeng songung gürgele:önsöz mahkumları
6.ele kolay olan bana zor gelir
7.alla beni pulla beni: tablo çizelge grafikler
8...
.
.
3.Adımı koy sonra doğur beni
4.recep şaban ramazan üç de ondan doğan
..
alıntılamaya dair:
-söz üstüne söz kurdum aslı neydi unuttum:kaynakça bağlantılı metin içi aktarma ve gönderme
-kalbimi vatanıma gömün: geleneksel dipnot yöntemi
- dünyanın en ünlü yazarları: Ibid, Op.cit, A.g.y
.
.
.
.
tez danışmanı
-karpuz kestim yiyen yok
.
.
.lahmike lahmi, demmike demmi, cismike cismi, ruhike ruhi, opus magnum
el vurup yaremi incitme tabip..
iki hekim geldi üstüme: tez jürisi ve savunma.....
benzeri başlıklarla eğlenceli olarak işin aslı nasıl daha iyi olabiliriz yolunda oldukça yardımcı bir kitap gibi..
ayrı bir etkileyiciliği var:
sevdiğim bi türkünün sözleri ile başlamış bloga da zamanında yazmıştım, çok etkiledi Ayhan hoca ile ortak bi noktacık yakladım =))
gönül çalamazsan aşkın sazını
ne perdeye dokun ne teli nicit
eğer cekemezsen gülün nazını
ne dikene dokun ne gülü incit =)
bu gece bitiririm ben bu kitabı...
tavsiye ediyorum okuduğum kadarıyla genel bir cerceveden öte anlaşılır bi şekilde önümüzü aydınlatan bir kitap.. tez yazma aşaması için, ödevleri kara kara düşünenler için başucu kitabı
rahatlatıcı kadınlar...
Afrika Birliği kadın hakları ile ilglil neler yaptığına bakarken google da arama sonuçlarına rahatlatıcı kadınlar diye bir sey çıktı. ilk kez duydum bunu..wikipedia söyle yazmış:
Rahatlatıcı kadınlar (İngilizce: Comfort women), Japon ordularının II. Dünya Savaşı sırasında askerlerinin cinsel ihtiyaçlarını karşılamak için kurdukları askeri genelevlerde çalışan işgal ettikleri yerlerin kadınlar (Örn. Koreli, Çinli, Filipinli, Endonezyalı) ve işgal ettikleri yerlere sonradan gelen kolonyal kadınlar (Örn. İngiliz, Fransız, Hollandalı, Belçikalı) için kullanılan bir tabirdir.
işin diplomatik boyu da var bakın: ekim 2011 da yayınlanmış bir haberde:
Rahatlatıcı kadınlar (İngilizce: Comfort women), Japon ordularının II. Dünya Savaşı sırasında askerlerinin cinsel ihtiyaçlarını karşılamak için kurdukları askeri genelevlerde çalışan işgal ettikleri yerlerin kadınlar (Örn. Koreli, Çinli, Filipinli, Endonezyalı) ve işgal ettikleri yerlere sonradan gelen kolonyal kadınlar (Örn. İngiliz, Fransız, Hollandalı, Belçikalı) için kullanılan bir tabirdir.
işin diplomatik boyu da var bakın: ekim 2011 da yayınlanmış bir haberde:
Güney Kore, İkinci Dünya Savaşı sırasında cinsel köle olarak kullanılan Koreli kadınlar için Japonya’dan tazminat alma talebine Birleşmiş Milletler’den destek istedi.
Güney Kore’nin Birleşmiş Milletler temsilcisi Shin Dong-ik, Birleşmiş Milletler’deki bir komisyona yaptığı açıklamada, Japonya’nın İkinci Dünya Savaşı sırasında Koreli kadınları askeri kışlalarda cinsel köle olarak kullanmasının bir savaş ve insanlık suçu olduğunu söyledi.
Güney Kore çok uzun yıllardır Japonya’nın bu konuda yasal sorumluluk üstlenmesi ve mağdurlara tazminat ödemesi talebinde bulunuyor.
Ancak komisyona bilgi veren bir Japon diplomat, “rahatlatıcı kadınlar”a (comfort-women) tazminat ödenmesi konusunun 1965 yılında imzalanan bir anlaşmayla karara bağlandığını savundu.
Güney Kore’nin Birleşmiş Milletler temsilcisi Shin Dong-ik, Birleşmiş Milletler’deki bir komisyona yaptığı açıklamada, Japonya’nın İkinci Dünya Savaşı sırasında Koreli kadınları askeri kışlalarda cinsel köle olarak kullanmasının bir savaş ve insanlık suçu olduğunu söyledi.
Güney Kore çok uzun yıllardır Japonya’nın bu konuda yasal sorumluluk üstlenmesi ve mağdurlara tazminat ödemesi talebinde bulunuyor.
Ancak komisyona bilgi veren bir Japon diplomat, “rahatlatıcı kadınlar”a (comfort-women) tazminat ödenmesi konusunun 1965 yılında imzalanan bir anlaşmayla karara bağlandığını savundu.
aman uzak olsunlar
Odtü kampüsünden ve odtüde çalışan okuyan insanlardan nefret ediyorum gibi bir genellemeyi çok rahat yapabilirim artık..bu bir önyargı değil belki de önyargıdır
ya da bana denk gelenler ve denk gelen günlerde öyledir odtü ama kişisel tutumum böyle. odtü kelimesini duyduğumda geri adım atma irkilme soğuma gibi eylemlerim katlanarak artmaktadır. bu hoca ve grup arkadası olayında da aynı, normal yolda geçen birinin odtülü olmasında da verdiğim tepki artık ve maalesef aynı
sevmiyorum işte, herkesle iyi oluncak sevilcek görüşüne taraf değilim. odtülüyüm demesi bile yeterli soğumam negatif düşünceler beslemek için..
ya da bana denk gelenler ve denk gelen günlerde öyledir odtü ama kişisel tutumum böyle. odtü kelimesini duyduğumda geri adım atma irkilme soğuma gibi eylemlerim katlanarak artmaktadır. bu hoca ve grup arkadası olayında da aynı, normal yolda geçen birinin odtülü olmasında da verdiğim tepki artık ve maalesef aynı
sevmiyorum işte, herkesle iyi oluncak sevilcek görüşüne taraf değilim. odtülüyüm demesi bile yeterli soğumam negatif düşünceler beslemek için..
13 Aralık 2011
özetique
aralığı da ortalıyoruzz yeni yıl geliyor diye bir heyecanım yok nasılsa sevenim yok merak edenim yok, 12 olmadan uyurum gene.
geçen sene 10 aralıkta insan hakları gününde çok iyi hatırlıyorum neler yaptığımı bu yılda yerimde saymadım arpa boyu da olsa ilerlemeler oldu.. her yıl geçen gün ne yaptığımı bilmesem de bu blog sayesinde en azından ruh halimin nasıl olduğunu bilebiliyorum. gecen yıllar bugün sanırım aşıktım bu yıl değil, baya bi farklılıklar güzellikler var mutluyum ve huzurluyum..
güney afrika ile ilgili tüm birsürü konu aldım, tezimde de bu ülke başımın tacı olacak. inşallah ilerde, çoluğumla çocuğumla bu ülkeyi görebilirim. güney afrika benim en çok görmek istediğim ülke.. lisansta da gözbebeğimdi güney afrika ve gene öyle.. insan hakları açısından da oldukça verimli bir ülke benim için güzel ama halk için kötü.. kadın çalışmalarından gördüklerimle de sentezlicem., toplumsal cinsiyet olacak kesinlikle.
hiç boş kalacak zamanım kalmadı bu beni mutlu ediyor haftaiçi bir günüm ve haftasonum boş ders ve ofis harici tabiki =)), boş kalıp aklımı olmayan seyleri düşünmekle geçireceğime birsürü seyle mesgul olmak kendimi iyi hissettiriyor..
bilgesam tahmin ettiğimden de güzel bir çalışma alanı sundu bana, oldukça iyiler..benim gibi iki kişi daha var, sorunsuz geçer inşallah her sey Allah'ın izniyle..
dün bir konuda yemin ettim, bu büyük bir yemine umarım sadık kalırım.
ve hala ölmesini istediğim kişinin nefreti geçmedi..
a.s.b
merak ediyorum seneye bunu okuduğumda ne dicem =)
candan ercetinin bi sarkısı aklıma geldi,
....
Yıllar geçtikçe sıradan mı olacaksın
Yoksa yenilmeyip zamana sevdiğimgibi mi kalacaksın
Merak ediyorum
geçen sene 10 aralıkta insan hakları gününde çok iyi hatırlıyorum neler yaptığımı bu yılda yerimde saymadım arpa boyu da olsa ilerlemeler oldu.. her yıl geçen gün ne yaptığımı bilmesem de bu blog sayesinde en azından ruh halimin nasıl olduğunu bilebiliyorum. gecen yıllar bugün sanırım aşıktım bu yıl değil, baya bi farklılıklar güzellikler var mutluyum ve huzurluyum..
güney afrika ile ilgili tüm birsürü konu aldım, tezimde de bu ülke başımın tacı olacak. inşallah ilerde, çoluğumla çocuğumla bu ülkeyi görebilirim. güney afrika benim en çok görmek istediğim ülke.. lisansta da gözbebeğimdi güney afrika ve gene öyle.. insan hakları açısından da oldukça verimli bir ülke benim için güzel ama halk için kötü.. kadın çalışmalarından gördüklerimle de sentezlicem., toplumsal cinsiyet olacak kesinlikle.
hiç boş kalacak zamanım kalmadı bu beni mutlu ediyor haftaiçi bir günüm ve haftasonum boş ders ve ofis harici tabiki =)), boş kalıp aklımı olmayan seyleri düşünmekle geçireceğime birsürü seyle mesgul olmak kendimi iyi hissettiriyor..
bilgesam tahmin ettiğimden de güzel bir çalışma alanı sundu bana, oldukça iyiler..benim gibi iki kişi daha var, sorunsuz geçer inşallah her sey Allah'ın izniyle..
dün bir konuda yemin ettim, bu büyük bir yemine umarım sadık kalırım.
ve hala ölmesini istediğim kişinin nefreti geçmedi..
a.s.b
merak ediyorum seneye bunu okuduğumda ne dicem =)
candan ercetinin bi sarkısı aklıma geldi,
....
Yıllar geçtikçe sıradan mı olacaksın
Yoksa yenilmeyip zamana sevdiğim
Merak ediyorum
11 Aralık 2011
'Yaradandan ötürü' Anayasa’ya girsin
Eski Anayasa Mahkemesi üyesi Prof. Adalı imzasıyla TBMM'ye gönderilen
teklifte Anayasa'nın başlangıç bölümünde 'yaratılanı yaratandan ötürü
sevmek ve saymak' ifadelerinin kullanılması talep edildi.
http://www.ntvmsnbc.com/id/25304368
teklifte Anayasa'nın başlangıç bölümünde 'yaratılanı yaratandan ötürü
sevmek ve saymak' ifadelerinin kullanılması talep edildi.
http://www.ntvmsnbc.com/id/25304368
yapıştırıcı ile harala gürele
hızlı yapıştırıcılar var, japon yapıştırıcılarından daha güçlü, bi de spreyi var sıkıyosun anında yapıştırıyo kuruduğu için. benim de bayadır koltuğumda bi sorun vardı artık bıktım yani doğru düzgün ders çalıştırmıyordu, yaslanınca arkaya giderdi kırılmış galiba tutan yer, bir sürü sey aklıma geldi yaptım amak ar etmedi gene geriye gider oldu.. bugün de yapıştırmak geldi aklıma, ama o kırılan yer çok zor dar bir yerde ve görmek için aydınlığa tasıdım o da yetmedi fenerle baktım.
velhasıl kelam aklıma bu yapıştırıcı geldi fırca ile sürebilirdim o kırılan yere erişerek.yapıştırıcı kurumuş gayet ilkel bi insan olduğum için ağzımla açmaya çalıştım lakin çok çektiğim için dudaklarım yapıştırıcı oldu tüh derken bi de bu yayılmazsın mı dişlerime de geçti :S neyse orayı yapıştırmam gerekti bir an önce fırcayı tutkala sürdüm ve aradan geçirip sürerken bi şekilde parmaklarıma da geçti, anında da kurumaya başlarken birden fırçadan dumanlar gelmeye başladı, fırcadaki yapıştırıcı saniyesinde kurudu, fırcanın sapı nasıl oldu anlamadım çok sıcaktı ve yanacak hale gelmiş yanmış kağıt gbi koktu ve şimdi parmaklarım hissetmiyor desem yeridir tutkalla kaplı kabuk bağlamış gibi. dişlerimdeki çıktı ama dudaklar halen acıyor kalıntılar var :(( şimdi netten nasıl çıkar diye bakmaya gimiştim ama pek sağlıklı bir çözüm bulamadım =)))
velhasıl kelam aklıma bu yapıştırıcı geldi fırca ile sürebilirdim o kırılan yere erişerek.yapıştırıcı kurumuş gayet ilkel bi insan olduğum için ağzımla açmaya çalıştım lakin çok çektiğim için dudaklarım yapıştırıcı oldu tüh derken bi de bu yayılmazsın mı dişlerime de geçti :S neyse orayı yapıştırmam gerekti bir an önce fırcayı tutkala sürdüm ve aradan geçirip sürerken bi şekilde parmaklarıma da geçti, anında da kurumaya başlarken birden fırçadan dumanlar gelmeye başladı, fırcadaki yapıştırıcı saniyesinde kurudu, fırcanın sapı nasıl oldu anlamadım çok sıcaktı ve yanacak hale gelmiş yanmış kağıt gbi koktu ve şimdi parmaklarım hissetmiyor desem yeridir tutkalla kaplı kabuk bağlamış gibi. dişlerimdeki çıktı ama dudaklar halen acıyor kalıntılar var :(( şimdi netten nasıl çıkar diye bakmaya gimiştim ama pek sağlıklı bir çözüm bulamadım =)))
10 Aralık 2011
dedem vefat etti.
bugün hissettiğim değişik bir ruh hali tabi. duygusal bir yapım varken acımasız ruhsuz birine dönüşüyorum
kardeşim ve annem çok üzülüyorken ben birsey hissetmiyorum evde ağlanıyor ben odada başka seyler düşünüyorum gelenleri tanımıyorum orda sadece sevdiğim birkaç kişiyi görmek adına bulunuyorum..
ölen kişiyi ne seviyordum ne sevmiyordum.. hayatım boyunca bir kesim hep onu suçladı diğer kesim yüceltti.. ne yücelttim ne küçülttüm. ne kızdım ne sevdim. görüştüğümüzde sadece sorularına cevap verdim yeni bir konu açmadım. hatırlamıyorum sıcaklığını sevgisini. etkilenmedim kimsenin yorumundan, sadece kendi gördüklerim bu duyguları sahiplenmemde etkendi..
çiy(ğ) ve çığ gibi bu hayatım. çiy hafif hafif su buharının yoğunlaşmış halidir sabahları kırlarda olur yapraklarda olur, küçük bir olaydır her zaman olur ama çığ yuvarlana yuvarlana büyür tahribatı çok büyüktür. ama kelime olarak çok yakındırlar ama etkileri son derece farklı.. iki küçük fark bir açıdan bakıldığında, iki büyük fark başka açıdan bakıldığında..
aklıma gelen soru bugün defnediliyor sonrasında orda üşür mü? çocukca bir soru ama başka merak ettiğim bir seyi yok. faydası yoktu ama zararı çığ etkisiydi işte bir dedelik yaptığını görmedim bana karşı.... Allah affetsin gerisi için başka bir sey demiyorum.
kardeşim ve annem çok üzülüyorken ben birsey hissetmiyorum evde ağlanıyor ben odada başka seyler düşünüyorum gelenleri tanımıyorum orda sadece sevdiğim birkaç kişiyi görmek adına bulunuyorum..
ölen kişiyi ne seviyordum ne sevmiyordum.. hayatım boyunca bir kesim hep onu suçladı diğer kesim yüceltti.. ne yücelttim ne küçülttüm. ne kızdım ne sevdim. görüştüğümüzde sadece sorularına cevap verdim yeni bir konu açmadım. hatırlamıyorum sıcaklığını sevgisini. etkilenmedim kimsenin yorumundan, sadece kendi gördüklerim bu duyguları sahiplenmemde etkendi..
çiy(ğ) ve çığ gibi bu hayatım. çiy hafif hafif su buharının yoğunlaşmış halidir sabahları kırlarda olur yapraklarda olur, küçük bir olaydır her zaman olur ama çığ yuvarlana yuvarlana büyür tahribatı çok büyüktür. ama kelime olarak çok yakındırlar ama etkileri son derece farklı.. iki küçük fark bir açıdan bakıldığında, iki büyük fark başka açıdan bakıldığında..
aklıma gelen soru bugün defnediliyor sonrasında orda üşür mü? çocukca bir soru ama başka merak ettiğim bir seyi yok. faydası yoktu ama zararı çığ etkisiydi işte bir dedelik yaptığını görmedim bana karşı.... Allah affetsin gerisi için başka bir sey demiyorum.
8 Aralık 2011
yumurta kapıda, hoşgeldin =)
yarın tez konusu ve danışman belirleme için son gün ..
ben hala vahiy gelicek diye mi beklemekteyim acaba ya da hakikaten bir mor sakallı ninenin bana rüyada konuyu söylemesini mi?
ak sakallı dede istedim aslında herkes gibi.. taze bitti nörsma ya herkesin rüyasına gidip gelmek çok yordu şu an dinlenmede dediler, bana mor sakallı nine gelcekmiş.. şans ın ben de yana olmadığını çocukken şans diyemediğim zamanlara borçluyum sanırum. şans kelimesine dilim dönmezdi, sayns fln derdin science nin okunuşu gbi, belki o zamanlar küsmüştür şans bana o yüzden bu seferde mor sakallı nineyi yollayacaktır..
ilk istediğim, ilk içimden geçen olsun her zamanki gibi...
ben hala vahiy gelicek diye mi beklemekteyim acaba ya da hakikaten bir mor sakallı ninenin bana rüyada konuyu söylemesini mi?
ak sakallı dede istedim aslında herkes gibi.. taze bitti nörsma ya herkesin rüyasına gidip gelmek çok yordu şu an dinlenmede dediler, bana mor sakallı nine gelcekmiş.. şans ın ben de yana olmadığını çocukken şans diyemediğim zamanlara borçluyum sanırum. şans kelimesine dilim dönmezdi, sayns fln derdin science nin okunuşu gbi, belki o zamanlar küsmüştür şans bana o yüzden bu seferde mor sakallı nineyi yollayacaktır..
ilk istediğim, ilk içimden geçen olsun her zamanki gibi...
6 Aralık 2011
nasıl bir ebeveyn olacaksınız için sağlam bir test =)
100 milyon kez izlenebiliyorsa.....
.....................
komşu torununu azcık sevmek için evimize aldık =) ev değişik gelince kucağımdayken beni yabancılamadı ama bi süre sonra benden de evden de bıktı ve yeni birşeyler isteme alarmı verdi, kızardı değişik sesler çıkardı benim de oyalamak adına aklıma müzik kanalı açmak geldi, tvdeki tüm müzik kanalları şansıma da reklamdaydı ya da slow şarkılar çalıyodu, bebişin ilgisini çekmedi
:( odama çıkardım, bilgisayarlara alışkın teknoloji çocuğu olcaklar zaten youtube açmak geldi aklıma bir de annesi eskiden söylemişti the gummy bear var sabah akşam onu dinliyo çok seviyor diye, ... zaten bu yaz bebiş 118 80 reklamına tempo tutuyodu 118 80 reklamlarını açmak aklıma geldi, bir de bakarken gördüm ki bunun gerçeği varmiş türk şirket bunu kendine göre uyarlamış ve oda komsunun-annenin bahsettiği gummy bear mış, ayyhhh olmaz olaymışş. bi dinleyim diye merakla açtım açmaz olaydım bebiş delirdi tepinmekten, çok seviyormuş, büyük bir hayranıymış bu müziğin gerçeğinin '' the gummy bear'',
bu ayı gaminin bisürü de şarkısı varmış, ama yetişkinlerin dinlemesi ruh sağlıkları açısından pek uygun değil nitekim ben o kadar sabırlı olmama rağmen 4. sarkıdan sonra bebişi kucakladığım gibi aşağı yolladım =) bebiş bıkmadan dinlemek istiyor ama ben tahammül edemiyordum.. şimdi koyacağım buraya birkaç sarkısını hak vereceksiniz, dünyayı terk etmek isteyeceksiniz o derece..
benim çocukluğmda aysegülün şarkıları olurdu çok da güzel olurdu büyükler de dinlerdi rahatsız etmezdi hiç..
.....................
komşu torununu azcık sevmek için evimize aldık =) ev değişik gelince kucağımdayken beni yabancılamadı ama bi süre sonra benden de evden de bıktı ve yeni birşeyler isteme alarmı verdi, kızardı değişik sesler çıkardı benim de oyalamak adına aklıma müzik kanalı açmak geldi, tvdeki tüm müzik kanalları şansıma da reklamdaydı ya da slow şarkılar çalıyodu, bebişin ilgisini çekmedi
:( odama çıkardım, bilgisayarlara alışkın teknoloji çocuğu olcaklar zaten youtube açmak geldi aklıma bir de annesi eskiden söylemişti the gummy bear var sabah akşam onu dinliyo çok seviyor diye, ... zaten bu yaz bebiş 118 80 reklamına tempo tutuyodu 118 80 reklamlarını açmak aklıma geldi, bir de bakarken gördüm ki bunun gerçeği varmiş türk şirket bunu kendine göre uyarlamış ve oda komsunun-annenin bahsettiği gummy bear mış, ayyhhh olmaz olaymışş. bi dinleyim diye merakla açtım açmaz olaydım bebiş delirdi tepinmekten, çok seviyormuş, büyük bir hayranıymış bu müziğin gerçeğinin '' the gummy bear'',
bu ayı gaminin bisürü de şarkısı varmış, ama yetişkinlerin dinlemesi ruh sağlıkları açısından pek uygun değil nitekim ben o kadar sabırlı olmama rağmen 4. sarkıdan sonra bebişi kucakladığım gibi aşağı yolladım =) bebiş bıkmadan dinlemek istiyor ama ben tahammül edemiyordum.. şimdi koyacağım buraya birkaç sarkısını hak vereceksiniz, dünyayı terk etmek isteyeceksiniz o derece..
118le başlayan herşeyden kaçar oldum ama bu tahammül sınırını zorluyor cidden dahası nuki nuki diye bişey var ardından da bunu dinleyin bakalım sabırlı bir ebeveyn olabilcek kapasitede misiniz?
ve daha da ilginci yüz milyonlarca kez izlenmiş, demekki bebişler bunu çok seviyor..
eğer bu sarkıları bir saat kadar dinleyebiliyorsanız Hazreti Rabia nın şimdiki şubesi siz olabilirsiniz o derece sabırlısınızdır yani =))
ama çocukların ilgisini öncelikle müzik değil o rengarenk klip ve çok hızlı değişen objeler mest ediyor, kapatın ekranı ya da hareketsiz olanlarını izletin bebekler oralı bileo lmuyor ama müzik ve hareket o janjanlık birlikte olunca bebiş ışınlancakmış gbi popo sallıyo oynuyo =)))
ekimden beri okuduğum kitaplara bakarsam:
siyah deri beyaz maske, yeryüzünün lanetlileri, utanç, kadersizlik, mülksüzler, globalleştirme terörü, geçmişle hesaplaşma....
aman tanrııımmm arabeske sığınmışım sanki ben ya =)) acıların okuyucusu takipçisi olmuşsum gibi..
ama bunlar insan haklarına temel eleştiriler dersinin okuma kitapları yapcak bişeyyok =) daha diğer derslerin kitaplarını yazmıyorum..
bi ara aşlı meşkli romanlar okumalıyım ki eşitlensin duygularım :P
ya da tez vakitte hayat sevince güzel, neşeli günler tarzı bir film izlemeliyim..
siyah deri beyaz maske, yeryüzünün lanetlileri, utanç, kadersizlik, mülksüzler, globalleştirme terörü, geçmişle hesaplaşma....
aman tanrııımmm arabeske sığınmışım sanki ben ya =)) acıların okuyucusu takipçisi olmuşsum gibi..
ama bunlar insan haklarına temel eleştiriler dersinin okuma kitapları yapcak bişeyyok =) daha diğer derslerin kitaplarını yazmıyorum..
bi ara aşlı meşkli romanlar okumalıyım ki eşitlensin duygularım :P
ya da tez vakitte hayat sevince güzel, neşeli günler tarzı bir film izlemeliyim..
finding jobs around the world: Jobble, the best
İş arama sitesi kendisi, dünyanın birçok ülkesinde yayınlanan iş ilanlarını barındırmakta. ülkeyi seçip, şehri seçip eleman ihtiyacı olan kurumlar, şirketler kolayca veritabanından gözlerinizin önüne saçılıyor..
nijeryada kendinize uygunbir iş neden bulmayasınız?
=)
gene de siz Türkiye'ye bakın
nijeryada kendinize uygunbir iş neden bulmayasınız?
=)
gene de siz Türkiye'ye bakın
5 Aralık 2011
yavuz hırsız ev sahibini bastırmakta
babanem derdi buldun da bulanıyorsun lafını..
hakkaten şimdiki Türkiyenin de hali öyle..
neymiş be herkes dert küpüymüş Türkler, Türkçe ne kötü bişeymiş sizler için ya, hepiniz mi bu kadar nefret dolusunuz
sivil toplum örügtlerinin anayasa taslaklarına bir göz gezdirseniz bazı hükümlerde üzülebilirsiniz ve beni çok daha iyi anlayabilirsiniz. Atatürk için saygı ve övgü dolu sözlerin kalkmasını isteyenler, anadilde eğitimi fazlasıyla savunanlar, yerel yönetim reformu-bölgelere ayrılarak yönetimi savunanlarla dolu,..
neyazıkki Türküm demekten korkanlar arttı, Atatürk'ü çok seviyorum ve fikirlerini benimsiyorum demek artık utanılır bir sey oldu.. çok hicap duyuyorummm
O gruplar kendi milliyetlerini savunurken faşist olmuyorlar da böyle ulusalcı yanımız bazen ağır basınca biz mi öyle oluyoruz? siz olmayan bir sey üzerinde hak talep ederken biz yıllardır savasan atalarımızın hakkını bu sekilde mi ödemeliyiz sorusu cidden canımı sıkıyor.. anadilde eğitim se o zaman buyurun madem dezavantajlı grupsunuz sizlere ilköğretim öncesi türkçe öğrenmeye dayalı kurslara ücretsiz yazdırsın devlet.. anadilde eğitimin oluşması Türkiyeyi hakikaten bölecektir. Çocuklar bile kendi aralarında gruplaşacaktır, büyüdüklerinde kedndi diliyle konuşan kurumları tercih edecek, kendi milletinden olanlarla görüşecektir. Asıl burada izole bir toplum oluşacaktır.. sadece kendi haklarını özümseyen ve düşünenleri aydın olarak görmek artık midemi bulandırıyor.. ben kimliklerini ayırt etmeksizin herkesle arkadaslık yapıyorken profilime türk bayragı koydum diye benimle görüşmeyi kesen bir zihniyet faşist değil de nedir? ben onun savunmalarına ses çıkarmayıp saygı duyup politik olaylara girmeden insanlığını seviyorsam senin bu yaptığın nedir. ama sizinbu yaptığınız düpedüz hainlik. bu ülkenin ekmeğini yiyorsunuz, siz kendiniz reddediyorsunuz yardımları, kalkınmayı.. başınıza buyruksunuz. sanıyor musunuz ki buradan koptuğunuzda başınıza gelen insan size vaatlerini gerçekleştirecek.
Gururla her defasında derim ki Atatürkü seviyorum ve ne mutlu türküm diyene... Sen demezsen deme, bu söylem de bile en ufak bir ırkçılık yok ne mutlu türk olana dememiş Atatürk'ümüz ne mutlu türküm diyene demiş..
ezberlediğiniz şeyler artık fayda etmiyor ,sizde tıkanıp kalıyorsunuz çoğu zaman, hakkaten buldunuz da bulanıyorsunuz. barış lafı da ağzınıza hiç yakışmıyor
hakkaten şimdiki Türkiyenin de hali öyle..
neymiş be herkes dert küpüymüş Türkler, Türkçe ne kötü bişeymiş sizler için ya, hepiniz mi bu kadar nefret dolusunuz
sivil toplum örügtlerinin anayasa taslaklarına bir göz gezdirseniz bazı hükümlerde üzülebilirsiniz ve beni çok daha iyi anlayabilirsiniz. Atatürk için saygı ve övgü dolu sözlerin kalkmasını isteyenler, anadilde eğitimi fazlasıyla savunanlar, yerel yönetim reformu-bölgelere ayrılarak yönetimi savunanlarla dolu,..
neyazıkki Türküm demekten korkanlar arttı, Atatürk'ü çok seviyorum ve fikirlerini benimsiyorum demek artık utanılır bir sey oldu.. çok hicap duyuyorummm
O gruplar kendi milliyetlerini savunurken faşist olmuyorlar da böyle ulusalcı yanımız bazen ağır basınca biz mi öyle oluyoruz? siz olmayan bir sey üzerinde hak talep ederken biz yıllardır savasan atalarımızın hakkını bu sekilde mi ödemeliyiz sorusu cidden canımı sıkıyor.. anadilde eğitim se o zaman buyurun madem dezavantajlı grupsunuz sizlere ilköğretim öncesi türkçe öğrenmeye dayalı kurslara ücretsiz yazdırsın devlet.. anadilde eğitimin oluşması Türkiyeyi hakikaten bölecektir. Çocuklar bile kendi aralarında gruplaşacaktır, büyüdüklerinde kedndi diliyle konuşan kurumları tercih edecek, kendi milletinden olanlarla görüşecektir. Asıl burada izole bir toplum oluşacaktır.. sadece kendi haklarını özümseyen ve düşünenleri aydın olarak görmek artık midemi bulandırıyor.. ben kimliklerini ayırt etmeksizin herkesle arkadaslık yapıyorken profilime türk bayragı koydum diye benimle görüşmeyi kesen bir zihniyet faşist değil de nedir? ben onun savunmalarına ses çıkarmayıp saygı duyup politik olaylara girmeden insanlığını seviyorsam senin bu yaptığın nedir. ama sizinbu yaptığınız düpedüz hainlik. bu ülkenin ekmeğini yiyorsunuz, siz kendiniz reddediyorsunuz yardımları, kalkınmayı.. başınıza buyruksunuz. sanıyor musunuz ki buradan koptuğunuzda başınıza gelen insan size vaatlerini gerçekleştirecek.
Gururla her defasında derim ki Atatürkü seviyorum ve ne mutlu türküm diyene... Sen demezsen deme, bu söylem de bile en ufak bir ırkçılık yok ne mutlu türk olana dememiş Atatürk'ümüz ne mutlu türküm diyene demiş..
ezberlediğiniz şeyler artık fayda etmiyor ,sizde tıkanıp kalıyorsunuz çoğu zaman, hakkaten buldunuz da bulanıyorsunuz. barış lafı da ağzınıza hiç yakışmıyor
3 Aralık 2011
ikizler burcu 2012
ilkin benim uyduruk yorumum: 2011 sonunda oldukça yoğun geçirdiğiniz günleri artık geride bırakacaksınız. Sizi bekleyen güzel günlere az kaldı, istediğiniz her şeye ulaşıcaksınız demek istemiyorum fakat emek ettikleriniz yolunda sizi mutlu eden sonuçları elde edeceksiniz. Saglığınız gayet iyi görünüyor eger hasta birilerine yaklaşmazsanız. Temkinli olun çevrenizde sizi yan gözle takip edenler var, sizinle konuşmaktan kaçınıp uzaktan izliyor bu kişiler bunlara yakın olmayın, önemli seylerinizi anlatmayın. Aşk hayatınız ise gayet yolunda sizin istediğnizi gibi devam ediyor her sey. Bazen ani kırılma noktaları olabilir ama sizin komik ve güleryüzlü yanınız sorunları çözmek için birebir gelecek...
bu da hande kazanovanın yorumu:
Sevgili İkizler 2012 yılı sıkıntılı günlerin ardından güzel günlerin gelmesini sağlayacak.2012 yılında yıldızlar sizi çok zorlayacak, çok uğraştıracak ama sizi kendi yolunuza döndürecek, özünüze döneceksiniz. Ve bu öze dönme sürecinde, edineceğiniz yepyeni amaç veya daha önce inkar veya ihmal ettiğiniz, yapmanız gereken ama yapmadığınız amacınıza geri dönecek ve onun için kolları sıvayacaksınız.
Bu uzak bir amaç, bir hedef ve bu yolda mücadelede zafer sizin olacak ama sabreder, mücadele ederseniz… Mücadelenin zafere dönüşmesi 2013 veya 2014’ü bulabilir. Sabreder, mücadeleye devam ederseniz önemli bir vizyonunuz gerçek olacak.
Bir hukuk mücadelesi olabilir, evin nerdeyse tüm sorumluluğunu almak olabilir, bir iş kurma, yeni bir iş için zorlu bir çalışma, hazırlık ve tecrübe dönemi olabilir. Bir aile üyesinin veya ailede büyük birinin sorumluluğunu üstlenme olabilir. Kiminiz de bir çocuğunun sağlık veya eğitim sorunu ile mücadele etmek durumunda kalabilir. Veya, bambaşka bir işe kayıp, yeni baştan bir işe girme ve alışma süreci geçirebilirsiniz. Veya, eve gelen bir haciz, ani bir başka sorun vs olabilir. Kiminiz de bir iftiraya uğrayabilirsiniz.
Sizi korkutmak istemem ama bence, uyanık olmanız gereken bir sene olduğu için, önceden uyarılmanın faydasını görürsünüz diye düşünüyorum. Çünkü, haritanın tepesinde oluşan yıldız birikimleri insanın sağduyusunu zayıflatacak düzeyde. Gördüğünüz önemli gerçeğe sağduyunuzu kapatma riski var; uyandığınızda, farkına vardığınızda, çok şey gidebilir, geç olabilir yani. Uyanık olmak esnek olmak demektir, ‘acaba’yı akılda tutmak ve sorgulayıcı düşünceyi harekete geçirmek demektir.
.
Açıkcası, bu sene dikkatli olmanız, uyanık olmanız gereken bir sene. Sezginize kulak verin, aklınıza geleni kulak arkası etmeyin derim. Temmuz sonuna kadar uyanık olmaya devam edin derim. Ve sık sık kendinizin farkına varın, neler yaşadıklarınızı objektif olarak anlamaya çalışın. Anlık hareketler ve anlık kararlardan kaçının.
Bu sene yıldızlarınızı çok gergin ve riskli görsem de, bireysel haritası transit yıldız açılarıyla uyumlu olanlar için aslında çok yenilikçi, bambaşka ve taze bir hayat alanının açıldığı, kendini keşfettiği, ve becerileriyle ve başarılarıyla adını duyurduğu, önemli bir mevki kaptığı bir sene de olabilir.
Zorlu ama bir o kadar dolu dolu geçecek ve hayatınızın ivmesinin yukarı yöneldiği, bir anda kendinizi çok favori bir konumda, yüksek bir sosyal çevre içinde gördüğünüz bir sene de olabilir.
Mesela, yaratıcı ve bilimsel çalışmalar yapan bir İkizler, bir anda çok önemli bir keşif, bir icat yapıp, daha hazır değilken, adını dünyaya duyurabilir, gündeme oturabilir. Konuşulan isim olabilir.
Bir başka örnek vereyim, son derece sıra dışı bir evlilik ile adından çok bahsettirebilir. Popüler olabilir yaptığı veya yaşadığı bir olayla. Gündeme dan diye oturmaya aday bir iş, bir olayın sahibi olabilir.
Ancak, her şeye rağmen, yıldızlar tekin değil, kaygan bir zemindesiniz Temmuz sonuna kadar. Dikkati elden bırakmayın yine de.
Gergin zamanları genel itibariyle verecek olursam; Marsın tekin olmadığı Şubat- Haziran arası. Ayrıca, Haziran-Temmuz sonuna kadar olan süre. Ve Aralık ayı dikkat gerektirir. Ve son olarak, Kasım-Aralık ikinci yarısına kadar olan süre.
Eylül hem iyi hem dikkat gerektiren bir ay.Uygun aylar Şubat ilk yarısı, Agustos, Eylül sonları, ve Kasım.Transit Satürn’ün Başaktaki sert etkilerinden, Temmuz 21’de Satürn Teraziye geçince kurtulacaksınız.Artık hayatınızı, bu transit etki ile, netleştireceksiniz. Ve meslek hayatınız, yaşam tarzınız netleşecek, sizi yeni güne, geleceğe hazırlayacak hayat koşulları oluşacak. Buna göre de, yeni sorumluluklar ortaya çıkacak tabii.
Bu yıl İkizlerin hayatında önemli bir olay sonlanacak, bir sonuca varacak ama bu sonuç bir ayrılık olabilir, yani evlilikleri sallanan İkizler bu açılardan kurtulamayacak gibi.Yeni bir ilişkiye başlayacak olanalar için nisan ve mayıs çok önemli.
bu da hande kazanovanın yorumu:
Sevgili İkizler 2012 yılı sıkıntılı günlerin ardından güzel günlerin gelmesini sağlayacak.2012 yılında yıldızlar sizi çok zorlayacak, çok uğraştıracak ama sizi kendi yolunuza döndürecek, özünüze döneceksiniz. Ve bu öze dönme sürecinde, edineceğiniz yepyeni amaç veya daha önce inkar veya ihmal ettiğiniz, yapmanız gereken ama yapmadığınız amacınıza geri dönecek ve onun için kolları sıvayacaksınız.
Bu uzak bir amaç, bir hedef ve bu yolda mücadelede zafer sizin olacak ama sabreder, mücadele ederseniz… Mücadelenin zafere dönüşmesi 2013 veya 2014’ü bulabilir. Sabreder, mücadeleye devam ederseniz önemli bir vizyonunuz gerçek olacak.
Bir hukuk mücadelesi olabilir, evin nerdeyse tüm sorumluluğunu almak olabilir, bir iş kurma, yeni bir iş için zorlu bir çalışma, hazırlık ve tecrübe dönemi olabilir. Bir aile üyesinin veya ailede büyük birinin sorumluluğunu üstlenme olabilir. Kiminiz de bir çocuğunun sağlık veya eğitim sorunu ile mücadele etmek durumunda kalabilir. Veya, bambaşka bir işe kayıp, yeni baştan bir işe girme ve alışma süreci geçirebilirsiniz. Veya, eve gelen bir haciz, ani bir başka sorun vs olabilir. Kiminiz de bir iftiraya uğrayabilirsiniz.
Sizi korkutmak istemem ama bence, uyanık olmanız gereken bir sene olduğu için, önceden uyarılmanın faydasını görürsünüz diye düşünüyorum. Çünkü, haritanın tepesinde oluşan yıldız birikimleri insanın sağduyusunu zayıflatacak düzeyde. Gördüğünüz önemli gerçeğe sağduyunuzu kapatma riski var; uyandığınızda, farkına vardığınızda, çok şey gidebilir, geç olabilir yani. Uyanık olmak esnek olmak demektir, ‘acaba’yı akılda tutmak ve sorgulayıcı düşünceyi harekete geçirmek demektir.
.
Açıkcası, bu sene dikkatli olmanız, uyanık olmanız gereken bir sene. Sezginize kulak verin, aklınıza geleni kulak arkası etmeyin derim. Temmuz sonuna kadar uyanık olmaya devam edin derim. Ve sık sık kendinizin farkına varın, neler yaşadıklarınızı objektif olarak anlamaya çalışın. Anlık hareketler ve anlık kararlardan kaçının.
Bu sene yıldızlarınızı çok gergin ve riskli görsem de, bireysel haritası transit yıldız açılarıyla uyumlu olanlar için aslında çok yenilikçi, bambaşka ve taze bir hayat alanının açıldığı, kendini keşfettiği, ve becerileriyle ve başarılarıyla adını duyurduğu, önemli bir mevki kaptığı bir sene de olabilir.
Zorlu ama bir o kadar dolu dolu geçecek ve hayatınızın ivmesinin yukarı yöneldiği, bir anda kendinizi çok favori bir konumda, yüksek bir sosyal çevre içinde gördüğünüz bir sene de olabilir.
Mesela, yaratıcı ve bilimsel çalışmalar yapan bir İkizler, bir anda çok önemli bir keşif, bir icat yapıp, daha hazır değilken, adını dünyaya duyurabilir, gündeme oturabilir. Konuşulan isim olabilir.
Bir başka örnek vereyim, son derece sıra dışı bir evlilik ile adından çok bahsettirebilir. Popüler olabilir yaptığı veya yaşadığı bir olayla. Gündeme dan diye oturmaya aday bir iş, bir olayın sahibi olabilir.
Ancak, her şeye rağmen, yıldızlar tekin değil, kaygan bir zemindesiniz Temmuz sonuna kadar. Dikkati elden bırakmayın yine de.
Gergin zamanları genel itibariyle verecek olursam; Marsın tekin olmadığı Şubat- Haziran arası. Ayrıca, Haziran-Temmuz sonuna kadar olan süre. Ve Aralık ayı dikkat gerektirir. Ve son olarak, Kasım-Aralık ikinci yarısına kadar olan süre.
Eylül hem iyi hem dikkat gerektiren bir ay.Uygun aylar Şubat ilk yarısı, Agustos, Eylül sonları, ve Kasım.Transit Satürn’ün Başaktaki sert etkilerinden, Temmuz 21’de Satürn Teraziye geçince kurtulacaksınız.Artık hayatınızı, bu transit etki ile, netleştireceksiniz. Ve meslek hayatınız, yaşam tarzınız netleşecek, sizi yeni güne, geleceğe hazırlayacak hayat koşulları oluşacak. Buna göre de, yeni sorumluluklar ortaya çıkacak tabii.
Bu yıl İkizlerin hayatında önemli bir olay sonlanacak, bir sonuca varacak ama bu sonuç bir ayrılık olabilir, yani evlilikleri sallanan İkizler bu açılardan kurtulamayacak gibi.Yeni bir ilişkiye başlayacak olanalar için nisan ve mayıs çok önemli.
2 Aralık 2011
turbun yonca hali =)) turbun faydaları =))
turbu soyarken farkettim şekil çok hoşuma gitti bu turbu burdah atırao larak kaydetmeye karar verdim..
bir de bakalım turbun faydalarına =))
turb gibiyim turp turp =))
bu dışı pembe içi pembe beyaz olan turplardan
C vitamini, kalsiyum, potasyum ve demir kaynağı turp, cildi güzelleştirip, bağışıklık sistemini güçlendirmesinin yanı sıra çok sayıda hastalığa doğal şifa kaynağı olarak gösteriliyor.
Mide ve bağırsağı çalıştıran, sindirimi kolaylaştıran, öksürüğe, romatizmaya ve damar sertliğine iyi geldiği yaygın olarak bilinen turp, bağırsakları adeta dezenfekte ediyor, kabızlığı gideriyor.
Turpun en büyük özelliği ise içeriğindeki antioksidan etki. Bu etki kırmızı turpta, turba rengini veren maddenin içeriğinden dolayı beyaz turptan daha fazla bulunuyor. Turpun antioksidan etkisi, vücutta kanser hücrelerinin oluşumunu engelliyor. Bu kanser türleri arasında ise akciğer ve kalın bağırsak kanserleri ilk sırada yer alıyor.
Turpun içeriğinde yüksek oranda bulunan folik asit ve demir vitamini kansızlığa iyi geliyor. Bu nedenle turpu hamile kadınların mutlaka tüketmesi öneriliyor.
2012 boğa burcu (kapsamlı )
inanmayın okuyun gitsin morallenelim gitsin =))
2012 BOĞA Burcu
Bu yıl sıkıntıların azaldığı bir yıl olacak. Eğitim hayatı devam eden veya sınava hazırlananlar için başarı var. Sosyal ilişkiler ve yeni çevreler hayatınızı renklendirecek. Paranızı ileride memnun olacağınız bir yatırımda değerlendirebilirsiniz bu ev ya da arsa alımı da olabilir. Temmuz gibi uzun yollar görünüyor. Özellikle yılın ikinci yarısı eşinizle ortak harcamalar konusunda tartışmalar çıkabilir. Bu tartışmalarda her iki tarafında ailesini uzak tutmanız gerekecek aksi halde ilişkiniz yıpranabilir. Evli boğalar için eylül gibi hayatınızda daha fazla sorumluluk almanızı gerektiren gelişmeler yaşanabilir. Aileye katılacak bir bebek gibi.2012 yılı Boğalar için farklılıkların yeniliklerin yılı olacak. Bu değişimler yaşanırken sıkıntılı dönemlerin de sizi beklediğini unutmayın ancak mücadeleci boğalar bu sıkıntıların üstesinden gelmeyi başaracak. Yeni girişecekleri işlerde maddi sorunlarla karşılaşmaları olası. Yeni yatırımlara girişmeden önce ihtiyatlı davranmada fayda var. Çocuk sahibi Boğalar çocukları ile ilgili problemler yaşaya bilir. Çocuk sahibi olmayı düşünenler ise bu yıl çocuk sahibi olabilirsiniz.
2012 Boğa Burcu İş Hayatı
Yılın ilk zamanlara var olan işinizde pek fazla bir değişim yok. Nisan sonu gibi uzun zamandır sürdürdüğünüz projenizin önüne engeller çıkacak ama moralinizi bozmayın sonrasında planlarınızı gerçekleştirme şansı doğacak. Haziran gibi parasal konularda parlak bir dönem olacak. Bazılarınız ağustos sonu eylül başı gibi iş değişikliği yapabilir.Ancak hemen söyleyelim bu değişim sizi memnun edecek yada uzun zamandır istediğiniz bir iş olacak. 2012 yılında, iş ortamınızın hızlı bir değişiklik geçirebileceğini söyleyelim. Çalışma yöntemleriniz, iş yeriniz değişebilir. Bu alanlarda daha özgür olabilir ve tek başına çalışma imkânı da elde edebilirsiniz. Size özgü, daha bağımsız karar verip hareket edebileceğiniz işler içinde olabilirsiniz. Bu arada kişisel düzeniniz, hayat biçiminiz de değişebilir, bu durum sağlığınızı olumsuz etkileyebilir. Bir diyet uygulamaya başlayabilir, buna gerek de görebilirsiniz. Bu yıl ortak iş yapanlarınız varsa ortaklarıyla sorunlar yaşayabilir. Bazı ortaklıklar bitebilir. Özellikle yılın ikinci yarısı evinizden veya işinizden ayrılabileceğiniz gibi, yeni bir işe, yeni bir eve geçebilir veya evinizle ilgili bir tadilat işine girişebilirsiniz. Haziran'a kadar olan dönemde iş, ev ve ailenizle ilgili hareketli gelişmelere açık olacaksınız. Şunu belirtmekte fayda var özellikle başka bir şehre taşınmak isteyenler bu isteklerini hazirandan sonraki dönemde gerçekleştirebilirler.
Ağustos-Eylül arası sorumluluklar söz konusu olduğunda mücadele etmeyi unutmayınız. Pes ederek geri çekilmek, problemlerden kaçmak çözüm değil. Unutmayın.
Ekim – Aralık arasında masraflarınızı daha iyi kontrol etmeye bakmalısınız. Bu dönemde ekstra harcamalar yüzünden bütçeniz sarsılabilir ve parasal alanda güvensizlik yaşayabilirsiniz.
Ekim – Aralık arasında masraflarınızı daha iyi kontrol etmeye bakmalısınız. Bu dönemde ekstra harcamalar yüzünden bütçeniz sarsılabilir ve parasal alanda güvensizlik yaşayabilirsiniz.
2012 Boğa Burcu Aşk Hayatı
Yılın ilk zamanları uzun zamandan beri haber alamadığınız eski sevgiliniz yeniden ortaya çıkabilir. Eğer yalnızsanız şubat sonu mart başı gibi karşı cinsten, herkese yüz vermeyecek birisinden teklif alabilirsiniz. Haziran gibi partnerinizle aranızda sorunlar çıkabilir neredeyse her olumsuzluktan onu sorumlu tutuyor olmanız problemlerin büyümesine yol açacak daha yapıcı bir tavır takınmanız gerekebilir. Tartışmalardan uzak durun ve alıngan bir tavır içinde bulunmamaya özen gösterin. Bu yıl boğa burçları için evlilik görünmüyor. Ancak kısa süreli ilişkiler olacak.
Mayıs - Temmuz tarihleri arasında duygusal ilişkilerde şansınız kapalı.
Ağustos ayında sizin için önemli biri ile karşılaşabilirsiniz.
Erkekseniz bazı ciddi bağlantılar yapabilir, kadınsanız bir erkekten teklif alabilirsiniz.
Ağustos ayı özellikle evli olanlar açısından zorlayıcıdır. Eğer sorunlar çözülecek gibiyse bu tarihte her iki tarafın da oturup gerçekçi bir planlamada bulunması lazımdır. Tam tersine taraflardan biri için bu ilişki bitmişse o zaman, karşı tarafın sorumlulukları üstlenilmeli ve ondan sonra yeni bir hayata adım atılmalıdırMayıs - Temmuz tarihleri arasında duygusal ilişkilerde şansınız kapalı.
Ağustos ayında sizin için önemli biri ile karşılaşabilirsiniz.
Erkekseniz bazı ciddi bağlantılar yapabilir, kadınsanız bir erkekten teklif alabilirsiniz.
Eylül Ekim arasında aşk hayatınız ya da evliliğinizle ilgili konularda ani kararlar vermeyiniz. Beklemede kalınız. Daha önce boşanmış ve aile evine geri dönmüş veya kendine yeni bir düzen kurmuş Boğalar için de bu dönem biraz sıkıntılı geçebilir.
Aralık ayında aşkla ilgili düşüncelerinizi abartacaksınız. Eğer bu süreçte aşk konusunda sorunlarınız büyürse veya bir şeyler yoluna girmediyse gerçeklerden kaçıp başka şeylerle teselli bulmak yerine bilakis sorunların üstüne giderek kendinize yeni bir sayfa açmalısınız. Siz mücadelenizi verin olmuyorsa olmuyor ama en azından bir çaba gösterilmiş olur. Yaşadığınız aşkı duygusal olarak ele almaktansa, mantıklı bir şekilde hareket edilmesi daha doğru olacaktır.
Yılın ilk dönemi yeni bir aşk ilişkisine girmeniz ya da en azından sizi heyecanlandıracak bir flörte başlamanız olasıdır. Ancak bunun güzel başlayan fakat sıkıntılı bitecek olan bir dönem olduğunu unutmayın. Evli olanlar ise aşırı fedakârlıkta bulunmayı bırakmalı. Gösterdiğiniz sevginin makul bir sınırı olması gerektiğini biliniz.
Mayıs - Temmuz tarihleri arasında duygusal ilişkilerde şansınız kapalı.
Ağustos ayında sizin için önemli biri ile karşılaşabilirsiniz.
Erkekseniz bazı ciddi bağlantılar yapabilir, kadınsanız bir erkekten teklif alabilirsiniz.
Ağustos ayı özellikle evli olanlar açısından zorlayıcıdır. Eğer sorunlar çözülecek gibiyse bu tarihte her iki tarafın da oturup gerçekçi bir planlamada bulunması lazımdır. Tam tersine taraflardan biri için bu ilişki bitmişse o zaman, karşı tarafın sorumlulukları üstlenilmeli ve ondan sonra yeni bir hayata adım atılmalıdır
Eylül Ekim arasında aşk hayatınız ya da evliliğinizle ilgili konularda ani kararlar vermeyiniz. Beklemede kalınız. Daha önce boşanmış ve aile evine geri dönmüş veya kendine yeni bir düzen kurmuş Boğalar için de bu dönem biraz sıkıntılı geçebilir.
Aralık ayında aşkla ilgili düşüncelerinizi abartacaksınız. Eğer bu süreçte aşk konusunda sorunlarınız büyürse veya bir şeyler yoluna girmediyse gerçeklerden kaçıp başka şeylerle teselli bulmak yerine bilakis sorunların üstüne giderek kendinize yeni bir sayfa açmalısınız. Siz mücadelenizi verin olmuyorsa olmuyor ama en azından bir çaba gösterilmiş olur. Yaşadığınız aşkı duygusal olarak ele almaktansa, mantıklı bir şekilde hareket edilmesi daha doğru olacaktır.
2012 Boğa Burcu Sağlık
Sağlığınız yerinde ancak kış aylarında artan kilolara dikkat etmeniz gerekir. Sağlık konusunda dikkatli olmalı ve kendinize daha çok vakit ayırmalısınız. Katılacağınız toplantılarda tartışmalardan uzak kalın ve tansiyon sorunlarınıza dikkat edin. Mideniz ve sindirim sisteminizle ilgili sorunlar olabilir. Masaj, sıcak doğal ortamlar hayatına ahenk katabilir Kendinizi çok zinde hissediyor olsanız bile soğuk algınlığı türünden hastalıklara açıksınız.
Kasım-Aralık arasında sağlığınıza dikkat ediniz. Bu dönemde yurt dışı seyahati yapacak olanlar özellikle hava değişimi ile ilgili problemler yaşayabilir. Ayrıca kalp ve tansiyon sorunları olanlar gerekli perhizlerini yapmalı ve diyete başlamamışlarsa bir an önce bu konuya eğilmelidirler.
sağlık konusunda dikkatli olmalı ve kendinize daha çok vakit ayırmalısınız. Katılacağınız toplantılarda tartışmalardan uzak kalın ve tansiyon sorunlarınıza dikkat edin. Mideniz ve sindirim sisteminizle ilgili sorunlar olabilir. Masaj, sıcak doğal ortamlar hayatına ahenk katabilir Kendinizi çok zinde hissediyor olsanız bile soğuk algınlığı türünden hastalıklara açıksınız.
Kasım-Aralık arasında sağlığınıza dikkat ediniz. Bu dönemde yurt dışı seyahati yapacak olanlar özellikle hava değişimi ile ilgili problemler yaşayabilir. Ayrıca kalp ve tansiyon sorunları olanlar gerekli perhizlerini yapmalı ve diyete başlamamışlarsa bir an önce bu konuya eğilmelidirler.
Kasım-Aralık arasında sağlığınıza dikkat ediniz. Bu dönemde yurt dışı seyahati yapacak olanlar özellikle hava değişimi ile ilgili problemler yaşayabilir. Ayrıca kalp ve tansiyon sorunları olanlar gerekli perhizlerini yapmalı ve diyete başlamamışlarsa bir an önce bu konuya eğilmelidirler.
1 Aralık 2011
30 Kasım 2011
minicik minicik mercan ben sana hayran =0)
kurumuş solmuş bir kaktüse acil müdahalede bulundum onu ufacık bir kaba aldım topragını temizledim, suyunu verdim. bakalım iyileşecek mi? odamda camın kenarına koydum, ılık ve güneş görüyor.. umarım canlanır..
emek verilen şeyler daha çok seviliyor..
emek verilen şeyler daha çok seviliyor..
29 Kasım 2011
masal anlatmak zordur bazen..
büyük doğmuş olan belki de hiçbir masalı bilmez
onca zorluğun altından kalkmaya emeklerken başlar
masal ağız kurutur anca, karın da doyurmaz
o masalı zaten yaşar
karga güzel şakısa bile
hırsız tilki zaten etrafındadır
deniz kızı gibi zaten konuşamaz
alaattinin lambasıyla günün ışımasını bekler
yedi cücelerin bir yemeği kadardır sofradaki
çirkin ördek yavrusu gibi dışlanmaktadır oyunda
kibritçi kız gibi üşürken
masalları bilmek fayda etmez
hayalleri olsa da masal tadında
ne dinleyeni vardır ne de gerçekleştireni..
onca zorluğun altından kalkmaya emeklerken başlar
masal ağız kurutur anca, karın da doyurmaz
o masalı zaten yaşar
karga güzel şakısa bile
hırsız tilki zaten etrafındadır
deniz kızı gibi zaten konuşamaz
alaattinin lambasıyla günün ışımasını bekler
yedi cücelerin bir yemeği kadardır sofradaki
çirkin ördek yavrusu gibi dışlanmaktadır oyunda
kibritçi kız gibi üşürken
masalları bilmek fayda etmez
hayalleri olsa da masal tadında
ne dinleyeni vardır ne de gerçekleştireni..
ııhh olmamış kankagül
her seyi genelde kolay beğenen biriyim, hoş bulurum, beğenmediğim çok nadir çıkar.. ama ışın karacanın saç seklini sevemedim.. gülben ergen'e dün konuktu sanırım, böyle o sevimliliğini gölgelemeiş o saç ya umarım bir an önce değiştirir =)
bugün 100 adet yazmasam iyidir haaa =) mutluluktan sanırım doz fazla geliyor ne kullanıyorsam artık =)
bugün 100 adet yazmasam iyidir haaa =) mutluluktan sanırım doz fazla geliyor ne kullanıyorsam artık =)
=) ders çalışırken çok dalıp gittiğim olur bazen eski bir olayla nasıl yüzleşmem gerekeceğinin kritiğini yaparım, keşke sunu da yapsaydım derim, günümü düşünürüm, geleceği hayal ederim, sevdiklerimi düşünürüm, hiç boş kalmaz illa ders çalışırken bir seyler girer aklıma üretkenden öte diretken bir yapım var sanırım =) iletken biraz da =)). iyiki vize derdim yok, ödev koşuşturmacasıyla yetiniyorum..şimdi de nerden geldiyse aklıma bi düşünce kuruluşu adını bilgeadamlar olarak kullanmakta şaşırmadım ama orda kadınlar napıyor afedersiniz o kurumda? bilge insanlar demek akıllarına mı gelmemiş? görüşmem de sorucam bunu not ettim..
lui ye takıldı gözüm şimdi, güzel kirpikli lui=)
bu akşamda a9 kanalına bakcam bakalım okyay hoca çıkcak mı :PP tesir edermiş bide maşallah hocam demelere başlarmısım =)
dereotunda poğaca yanına da limonata oh oh ohhh
tüketin annemm yiyin homidigırtlak
çok da güzel oldu sıcak sıcak
mis gibi koktu
limonata da içinizi ferahlatcak =)
diye güzide dörtlüğümüzü kafadan attırarak tarifi yazıyoruz =)
bi sey daha, insanı eve bağlayan çoğu şeyin başını bence güzel yemekler çekiyor ve tabiki güler yüzlülük =)
Dereotlu poğaca
çok da güzel oldu sıcak sıcak
mis gibi koktu
limonata da içinizi ferahlatcak =)
diye güzide dörtlüğümüzü kafadan attırarak tarifi yazıyoruz =)
bi sey daha, insanı eve bağlayan çoğu şeyin başını bence güzel yemekler çekiyor ve tabiki güler yüzlülük =)
Dereotlu poğaca
1 çay bardağı yoğurt
1 çay bardağı sıvı yağ
1 yumurta (sarısı üzerine)
1 paket kabartma tozu
1 çay kaşığı tuz
1/2 kase ince kıyılmış dereotu
1/2 kase peynir kırıntısı,eski kaşar (yağlı olursa içinde erir pek de güzel olur)
Aldığı kadar un (en çok 1 kase kadar tam buğday unu kullandım ben)
Tüm malzemeleri yoğuruyoruz. Ele yapışmayan yumuşak bir hamur yapıyoruz.
Küçük mandalina şeklini veriyoruz ve aralıklı olarak tepsiye dizdikten sonra yumurta sarısı sürüp 170 dereceye ısıtılmış fırında 15 dakika pişiriyoruz.
27 Kasım 2011
gene medeçi nörsma oldum ben =)
yorgun nörsma ama mutlu edenler var eksik olmasınlar =)
dünkü, elde rakı hoşgeldiniz karsılaması ve meyve suyu bardaklarının halen rakı kokuyor olması bana işkence gibi geldi, bitmek bilmeyen kahkahaların konuşmaya muhabbete dönüşememesinin verdiği can sıkıntı da eklenebilir, şanslıyım ki bilkentten bir hocamı gördüm onla konuşmayı tercih ettim adam da trabzonluymuş, ilk fikstürü biz trabzonlular çıkardık biliyor musun hatta ilk kadın feminist trabzonluydu yazardı diye konudan konuya atlarken öyle mi öyle mi öyle miymiş aa öyle demek diye kelimeler çıkıyordum..bana feministleri anlatıyor bi bağlantı kuramadım ama sanırım o da fazla kaçırmıştı alkolü.. ben sakinliğimi kaçırmadan mekandan kaçmaya çalışırken kulağıma bigüzel ses geliyordu gene akordeon ve ona eşlik eden kadın sesiydi.. bayılıyorum..o keyiflendirdi eve dönmeden evvel.bu akşam ise odayı en sevdiğim kokuyla tazeledikten sonra var gücümle sunumuma odaklandım.. ama blog dürttü beni de unutma dedi ben de yazdım
evet nerde kalmıştım mamdani ve hakikat komisyonu...
dön kızım işine
bölümüme aşığım
:))
yorgun nörsma ama mutlu edenler var eksik olmasınlar =)
dünkü, elde rakı hoşgeldiniz karsılaması ve meyve suyu bardaklarının halen rakı kokuyor olması bana işkence gibi geldi, bitmek bilmeyen kahkahaların konuşmaya muhabbete dönüşememesinin verdiği can sıkıntı da eklenebilir, şanslıyım ki bilkentten bir hocamı gördüm onla konuşmayı tercih ettim adam da trabzonluymuş, ilk fikstürü biz trabzonlular çıkardık biliyor musun hatta ilk kadın feminist trabzonluydu yazardı diye konudan konuya atlarken öyle mi öyle mi öyle miymiş aa öyle demek diye kelimeler çıkıyordum..bana feministleri anlatıyor bi bağlantı kuramadım ama sanırım o da fazla kaçırmıştı alkolü.. ben sakinliğimi kaçırmadan mekandan kaçmaya çalışırken kulağıma bigüzel ses geliyordu gene akordeon ve ona eşlik eden kadın sesiydi.. bayılıyorum..o keyiflendirdi eve dönmeden evvel.bu akşam ise odayı en sevdiğim kokuyla tazeledikten sonra var gücümle sunumuma odaklandım.. ama blog dürttü beni de unutma dedi ben de yazdım
evet nerde kalmıştım mamdani ve hakikat komisyonu...
dön kızım işine
bölümüme aşığım
:))
25 Kasım 2011
çizgi film esintisi
dişlerin beter böcek gibi ya da pörtlek gözleri olan birine kızınca beter böcek derdim.. beter böcek benim için küfür gibi bişeydi :PP , küfür etmezdim çocukluktan bu yana nedense bir küfür kelimesi dahi ağzımdan çıkmamıştır. kullanma ihtiyacı hissettiğimde başka sekilde daha etkili yöntemleri kullandım. beter böcek izlemeyi az da olsa severdim saatini bilmezdim denk geldiğinde de başka bişey izlemezdim..sanırım star tv verirdi..
ren ve stimpy çok ama çok severdim.. bunların da tipleri iğrenç gelirdi arkadaaşlarıma ben de sırf iğrenç oldukları da sevenleri azdır diye severdim. aslında sonradan anladım bu çok yanlış bir düşünceymiş ben de sonrasında severek izlediğim için sevmeye başladım =)) bi sey birileri tarafından çok sevilirse otomatikman ben de bi soğuma oluşur =)
adams family nin başlama müziği mükemmel gelirdi bana.. welcome to the adams family..kıl yumağı olan bi kız vardı ters ters yürürdü konuşmazdı cacaceecooceece fln derdi..kesik el vardı tırın tırın gezerdi =) anne ve baba da ideal anlaşırlardı, kardeşler çok gıcıktı..aile birbirine çok bağlıydı.. hizmetlileri vardı çok sert gibi görünen ama sorumuluk sahibi iri yarı biriydi.. çok severek izlerdim..
ne erkeksi filmleri severdim ne de fazlasıyla pinkish diye tabir edebilceğim kız çocuğu çizgi filmlerini severdim..bu yüzden nickelodeon çok güzel gelirdi bana her iki cinse de aynı anda hitap eden çizgi film ve dizileri olurdu =) halen de öyle..
sabahları allegranın penceresi var diye çok erken uyanırdım, kuklaydı allegra..
blue'nun ipucu burda da köpek ve sahibi bilmece gibi bişey oynarlardı sekiller çizerlerdi sahibi bilmeye çalışırdı eğlenceli gelirdi bana..
pete- pete yi unutur muyum hiç =)
clarissadan sonra olurdu the adventures of pete pete.. çok gıcık intikamları olurdu bunların, anneleri de bi değişikti, aykırı oğlanlardı =)
clarissa fergusonun ablası ergenliğe girme aşamasındaki bir kızın ailesini okul hayatını anlatırdı
pizza surat, aaah gerçek canavarlar da favorimdi =)
rugrats ı zaten şimdi de izleyebilme sansım var ondan bahsetmedim bile =))
ren ve stimpy çok ama çok severdim.. bunların da tipleri iğrenç gelirdi arkadaaşlarıma ben de sırf iğrenç oldukları da sevenleri azdır diye severdim. aslında sonradan anladım bu çok yanlış bir düşünceymiş ben de sonrasında severek izlediğim için sevmeye başladım =)) bi sey birileri tarafından çok sevilirse otomatikman ben de bi soğuma oluşur =)
adams family nin başlama müziği mükemmel gelirdi bana.. welcome to the adams family..kıl yumağı olan bi kız vardı ters ters yürürdü konuşmazdı cacaceecooceece fln derdi..kesik el vardı tırın tırın gezerdi =) anne ve baba da ideal anlaşırlardı, kardeşler çok gıcıktı..aile birbirine çok bağlıydı.. hizmetlileri vardı çok sert gibi görünen ama sorumuluk sahibi iri yarı biriydi.. çok severek izlerdim..
ne erkeksi filmleri severdim ne de fazlasıyla pinkish diye tabir edebilceğim kız çocuğu çizgi filmlerini severdim..bu yüzden nickelodeon çok güzel gelirdi bana her iki cinse de aynı anda hitap eden çizgi film ve dizileri olurdu =) halen de öyle..
sabahları allegranın penceresi var diye çok erken uyanırdım, kuklaydı allegra..
blue'nun ipucu burda da köpek ve sahibi bilmece gibi bişey oynarlardı sekiller çizerlerdi sahibi bilmeye çalışırdı eğlenceli gelirdi bana..
pete- pete yi unutur muyum hiç =)
clarissadan sonra olurdu the adventures of pete pete.. çok gıcık intikamları olurdu bunların, anneleri de bi değişikti, aykırı oğlanlardı =)
clarissa fergusonun ablası ergenliğe girme aşamasındaki bir kızın ailesini okul hayatını anlatırdı
pizza surat, aaah gerçek canavarlar da favorimdi =)
rugrats ı zaten şimdi de izleyebilme sansım var ondan bahsetmedim bile =))
24 Kasım 2011
cire aseptine: en yumuşak sarı
banyo ve mutfak rafında sarı sarı gözüme çarpan, bi yere gitmeden önce odaya kokusunu yayan, annemin çantasından en ufak bi uf olduğunda çıkarıp sürdüğü bepantenin kardeşi gibi gördüğüm bi kremdi.. çok yağlı yoğun bir krem olduğu için yüze sürülmezdi, annem hızlı hızlı bazen de söylene söylene sürerdi dudaklarıma ya seker, sakız tahriş ederdi ya da çok yalaadığım için kızarırdı dudaklarım, yoğurt gibi sürerdi annem yalamak yok diye tembihlerdi.... el ve dudak kremi diye kullanırdık =) bi de bu kokuya benzer parfümümüz vardı aşığımhala o kokuya o da ayrı bi konu..parfümün adını vermem gider herkes alır özelliği kalmaz =) kremi yazıyorum nasılsa biliyo herkes diye =)) gerçi çoğu insan bu kremden nefret edebilir ama ben çok seviyorum kokusunu ve yumuşacık yapıyor..
bu krem çoğu hatıramda vardı.. yayvan kutusunu az yere düşürmedim kremi sürüp yerine koymaya çalışırken boyum yetmezdi, bi de düştüğüyle kalsa tıın tıın ttınının tıınnn yerdeki sesiyle duymayanlara duyururdu düştüğünü, çok kızardım o zaman o kreme. ellerimi vıcık vıcık yapardı kutuyu tekrar acamazdım, banyo camına fln parmaklarım değince kremin izi kaldırdı, az bağırmadı tabiki annem (kötü anılarımda varmış)
nivea nın lacivert yağlı kremi de zor açılırdı şimdi hatırladım.. annemden gizli makyaj yaptığım ilkokul çağlarımda sıraseptinle temizlerdim..annem anlardı ama bişi demezdi.. oyuncak bebeklerime bile sürerdim yüzlerini sabunlardım sonra kremi sürerdim =) barbilerime acıdım suan =)
sıkıldığımda bi mola verip ellerime yoğurt gibi sürer emmesini bekledikten sonra eldiven takıp kitap okurdum, sfları cevirmekte zorlanırken bi sürü taktik geliştirmiştim boş işler uzmanı olaraktan =)
yaa ama bu sarı krem başkaydı ya gerçekten çok severdim.. şimdiler de kremi satılıyor tüp içinde oldukça da ucuz 2.75 tl mi neydi en son aldığımda.. yıllar geçti ihtiyaca göre sekilleniyor ürünlerde şimdiki daha kolay emiliyor yumoş yumoş yapıyor mis gibi kokusu kalıyor.. ama yağlısını a aramıyor değilim bulsam alcam =))
bu krem çoğu hatıramda vardı.. yayvan kutusunu az yere düşürmedim kremi sürüp yerine koymaya çalışırken boyum yetmezdi, bi de düştüğüyle kalsa tıın tıın ttınının tıınnn yerdeki sesiyle duymayanlara duyururdu düştüğünü, çok kızardım o zaman o kreme. ellerimi vıcık vıcık yapardı kutuyu tekrar acamazdım, banyo camına fln parmaklarım değince kremin izi kaldırdı, az bağırmadı tabiki annem (kötü anılarımda varmış)
nivea nın lacivert yağlı kremi de zor açılırdı şimdi hatırladım.. annemden gizli makyaj yaptığım ilkokul çağlarımda sıraseptinle temizlerdim..annem anlardı ama bişi demezdi.. oyuncak bebeklerime bile sürerdim yüzlerini sabunlardım sonra kremi sürerdim =) barbilerime acıdım suan =)
sıkıldığımda bi mola verip ellerime yoğurt gibi sürer emmesini bekledikten sonra eldiven takıp kitap okurdum, sfları cevirmekte zorlanırken bi sürü taktik geliştirmiştim boş işler uzmanı olaraktan =)
yaa ama bu sarı krem başkaydı ya gerçekten çok severdim.. şimdiler de kremi satılıyor tüp içinde oldukça da ucuz 2.75 tl mi neydi en son aldığımda.. yıllar geçti ihtiyaca göre sekilleniyor ürünlerde şimdiki daha kolay emiliyor yumoş yumoş yapıyor mis gibi kokusu kalıyor.. ama yağlısını a aramıyor değilim bulsam alcam =))
23 Kasım 2011
fahri =))
-nassın abi, iyi misin abi, iyi gördüm seni abi
- bi de ben seni iyi görsem fahri =))))
bayadır tv deki dizilere bakmıyordum dün istanbulun altınları devam ediyor mu hala diye meraktan bi açtım baktım, devam ediyormuş sevindim, merakla izledim =) ama anlamadım karmenle reşat evlendiler mi, bi de o mankeni kim hediye etti gibi soruları anneme sora sora annemi bıktırdım =)
- bi de ben seni iyi görsem fahri =))))
bayadır tv deki dizilere bakmıyordum dün istanbulun altınları devam ediyor mu hala diye meraktan bi açtım baktım, devam ediyormuş sevindim, merakla izledim =) ama anlamadım karmenle reşat evlendiler mi, bi de o mankeni kim hediye etti gibi soruları anneme sora sora annemi bıktırdım =)
22 Kasım 2011
bi ödevi bitirmiş olmanın rahatlığı, diğerine geçiyor olmanın kaygısı.. elde var sıfır =)
gerçi CEDAW la ilgili oluşu daha da keyifli yapıyor beni, anayasa çalışmalarından sonra..
of dersler var da iyiki ,oyalanıyorum. hiç şikayet etmiyim oyüzden =)
SETA da çok güzeldi bugün güzelce arastırmalarımı yaptım yazabildiğimi yazdım çıkışta da kendime ödül verdim çok uygun fiyata bi bluz aldım, baya bi indirim görmüş ucuza aldığım şeyleri nedense daha çok seviyorum=) azcık darmış annem öyle dedi ama değiştirmicem kilo vercem ya ben bakalım bi iki haftai çinde bol olcak mı ona bakcam =9 bi nevi denek yaptım bluzu =)))
sonra çok sevdiğim bir arkadasla (merve) buluşma günü ayarladık umarım bozulmaz =) aslında insanlar hep birbirini düşünüyor seven arkadaşlar ama bir türlü fırsat bulamamaktan sikayetçiler =)
kalpler bir olsun yeter diyoruz
gerçi CEDAW la ilgili oluşu daha da keyifli yapıyor beni, anayasa çalışmalarından sonra..
of dersler var da iyiki ,oyalanıyorum. hiç şikayet etmiyim oyüzden =)
SETA da çok güzeldi bugün güzelce arastırmalarımı yaptım yazabildiğimi yazdım çıkışta da kendime ödül verdim çok uygun fiyata bi bluz aldım, baya bi indirim görmüş ucuza aldığım şeyleri nedense daha çok seviyorum=) azcık darmış annem öyle dedi ama değiştirmicem kilo vercem ya ben bakalım bi iki haftai çinde bol olcak mı ona bakcam =9 bi nevi denek yaptım bluzu =)))
sonra çok sevdiğim bir arkadasla (merve) buluşma günü ayarladık umarım bozulmaz =) aslında insanlar hep birbirini düşünüyor seven arkadaşlar ama bir türlü fırsat bulamamaktan sikayetçiler =)
kalpler bir olsun yeter diyoruz
21 Kasım 2011
mütükhane telisi =)
kütüphaneleri çok seviyorum ben yaa.. o kitaplara dokunmayı içlerine göz gezdirmeyi, harf sıralanışlarında aradığımı değil de gözüme takılanlara bakarak zamanın geçip gidişini, eski saman kağıtlı kitapları çok seviyorum ben =))
20 Kasım 2011
başlık kafamda.. hava soğuk ya..
farkında değilim ama epeydir söylüyorum
hava kararmış
uyumuş lui
belki de ninni sandı zümrüt şekerim
ama ben bu sarkıyı aklıma getirmeyeli yıllar oluyor nerden geldi dilime ya..
çok çaresizliği anımsattığı için kendime dinlemeyi bile yasak etmiştim
kayıtlı yerlerden silmiştim..
mutsuz da değilim
demekki kötülük perisi beni unuttu
iyi mutlu olduğumda da söyleyebiliyorum artık..
zaten kulağı tırmalamadan söyleyebildiğim nadir sarkılardan biriydi oh artık kafa şişirebilirim memnuniyetle =))
aslında çok romantik bi şarkıda olabilir, böyle sevdiğinle fln yakınlaştırabilir, zaman durur adeta siz yaşarsınız o derece.. ama yalnızken buhrana sokuyor aman diyim dinlemeyin. seviyorsanız dahi yalnızken dinlemeyin. gidin komşuya beraber şunu dinleyek mi hacı diyebilirsiniz yanlış anlamaya yol açmaz, sizi gayet iyi anlayacaktır eğer sarkıyı kendisi de biliyorsa..
aghhhh ağğhhh ağhhh diye köpek uluması yapmayı da eksik etmeyin de tam olsun sarkıya yakıştırıyorum ..
ya ama kadının sesi tüyleri diken diken ediyor..alıp götürüyor büyüsü..öldüğümü nasıl farkedicem sorusunu sordurtmuştu yıllar önce...
bilenler bilmeyenlere anlatsın. ben de kopyalıyaım sarkı sözlerini..
hayalimi de yazıcam:
çok sıcak günlerin ardından esen tatlı bir rüzgarla aksamı yaşamaktayım... bulutlar sıralanmış sanki güneş kıyafetini değiştircek de insanlardan utanıyor kısa bir süreliğine bulutlardan yardım istemiş.. gözlerimi başka yere çeviriyorum kalabalık uzakta kalmış sesler azalıyor.. adımlarım hızlanmakta yorgunluğuma bir ödül olsun diye denize karsı bir banka oturuyorum.. karsıdan bir müzik duyuluyor ve o tabiki bu sarkı... uzaklasmak dinlememek istesem de ruhum dinlemekten yana.. dalıp gidiyorum, bir dalgaya odaklanıyorum o nereye vurcak diye bakarken kendi dünyama dalıyorum ve sarkıya eslik ediyorum..
like dying in the sun like dying in the suun....
do you remember
the things we used to say?
i feel so nervous when i think of yesterday
how could i let things
get to me so bad?
how did i let things get to me?
like dying in the sun
like dying in the sun
like dying in the sun
like dying
...
...
will you hold on to me
i am feeling frail
will you hold on to me
we will never fail
i wanted to be so perfect you see
i wanted to be so perfect
hava kararmış
uyumuş lui
belki de ninni sandı zümrüt şekerim
ama ben bu sarkıyı aklıma getirmeyeli yıllar oluyor nerden geldi dilime ya..
çok çaresizliği anımsattığı için kendime dinlemeyi bile yasak etmiştim
kayıtlı yerlerden silmiştim..
mutsuz da değilim
demekki kötülük perisi beni unuttu
iyi mutlu olduğumda da söyleyebiliyorum artık..
zaten kulağı tırmalamadan söyleyebildiğim nadir sarkılardan biriydi oh artık kafa şişirebilirim memnuniyetle =))
aslında çok romantik bi şarkıda olabilir, böyle sevdiğinle fln yakınlaştırabilir, zaman durur adeta siz yaşarsınız o derece.. ama yalnızken buhrana sokuyor aman diyim dinlemeyin. seviyorsanız dahi yalnızken dinlemeyin. gidin komşuya beraber şunu dinleyek mi hacı diyebilirsiniz yanlış anlamaya yol açmaz, sizi gayet iyi anlayacaktır eğer sarkıyı kendisi de biliyorsa..
aghhhh ağğhhh ağhhh diye köpek uluması yapmayı da eksik etmeyin de tam olsun sarkıya yakıştırıyorum ..
ya ama kadının sesi tüyleri diken diken ediyor..alıp götürüyor büyüsü..öldüğümü nasıl farkedicem sorusunu sordurtmuştu yıllar önce...
bilenler bilmeyenlere anlatsın. ben de kopyalıyaım sarkı sözlerini..
hayalimi de yazıcam:
çok sıcak günlerin ardından esen tatlı bir rüzgarla aksamı yaşamaktayım... bulutlar sıralanmış sanki güneş kıyafetini değiştircek de insanlardan utanıyor kısa bir süreliğine bulutlardan yardım istemiş.. gözlerimi başka yere çeviriyorum kalabalık uzakta kalmış sesler azalıyor.. adımlarım hızlanmakta yorgunluğuma bir ödül olsun diye denize karsı bir banka oturuyorum.. karsıdan bir müzik duyuluyor ve o tabiki bu sarkı... uzaklasmak dinlememek istesem de ruhum dinlemekten yana.. dalıp gidiyorum, bir dalgaya odaklanıyorum o nereye vurcak diye bakarken kendi dünyama dalıyorum ve sarkıya eslik ediyorum..
like dying in the sun like dying in the suun....
do you remember
the things we used to say?
i feel so nervous when i think of yesterday
how could i let things
get to me so bad?
how did i let things get to me?
like dying in the sun
like dying in the sun
like dying in the sun
like dying
...
...
will you hold on to me
i am feeling frail
will you hold on to me
we will never fail
i wanted to be so perfect you see
i wanted to be so perfect
K.A.Ğ.I.T.( Hangi kağıt hayattan daha değerlidir?)
yasalar her zaman masum değildir müzeyyen hanım! bir sabah uyandınız ve birileri diyor ki size; “sabah kahvaltısında zeytin yemek yasak.” ne olurdu? - sabah kahvaltısında zeytin yemeyiz. - yanlış! her yasak kendi isyancısını yaratır! zeytin severler bir örgüt kurarlar. üzerinde zeytin dalı amblemi olan bir bayrakları olur. zeytinlere özgürlük diye bir marşları olurdu belki. şimdi soruyorum size; zeytin severler ayaklanıp dağa çıksa, dağa çıkan mı suçlu, yoksa zeytini yasaklayan mı? insanların başlarına ne takıp ne takmayacakları, evlerinde ne dil konuşacakları, ne yiyecekleri, ne giyecekleri... bunlara yasalar karar verebilir mi?"
19 Kasım 2011
16 Kasım 2011
15 Kasım 2011
nerden esti kimbilir?
vay anasını bayadır böyle derin, çok boyutlu(!), keyif alarak biriyle dertleşmemiştim. işin garibi dertleştiğim insan yakınımda olan biri değil, arkadasım değil, magazasına girip müsteri konumundayken başlıyo..
öncesi, 3-5 kez alışveriş etmişliğim var topu topu,
bugün muhabbet bitmek bilmedi olan bitenler, olmayan bitmeyenler.. çaylar içiliyo bi hararet soluksuz dert anlatmalar =) sonra sasırıyoruz nerden bu çekim diye =) gülüyoruz cevap veremiyoruz tekrar başlıyoruz konuşmaya.. tanıdık olmayan tanımadığı insanın hikayesini dinliyor.. azalıyor biranda havaya uçuyor adeta konuştukça sıkıntılar.. güzel temennilerle ayrılıyorum... hala iyi insanlar var, evet var...
öncesi, 3-5 kez alışveriş etmişliğim var topu topu,
bugün muhabbet bitmek bilmedi olan bitenler, olmayan bitmeyenler.. çaylar içiliyo bi hararet soluksuz dert anlatmalar =) sonra sasırıyoruz nerden bu çekim diye =) gülüyoruz cevap veremiyoruz tekrar başlıyoruz konuşmaya.. tanıdık olmayan tanımadığı insanın hikayesini dinliyor.. azalıyor biranda havaya uçuyor adeta konuştukça sıkıntılar.. güzel temennilerle ayrılıyorum... hala iyi insanlar var, evet var...
13 Kasım 2011
satır arasında türkü
bir türkü çalıyor radyoda...
gönül çalamazsan aşkın sazını
ne perdeye dokun ne teli incit..
türkünün tamamını da buldum kopyalıyorum =) cidden güzel bir türküymüş..
Aşık Hüdai
Gönül Çalamazsan Aşkın Sazını
Ne Perdeye Dokun Ne Teli İncit
Eğer Çekemezsen Gülün Nazını
Ne Dikene Dokun Ne Gülü İncit
Dinle ki Bülbülü Gelesin Coşa
Karganın Namesi Gider Mi Hoşa
Meyvesiz Ağacı Sallama Boşa
Ne Yaprağını Dök Ne Dalı İncit
Bekle Dost Kapısını Sadık Dost İsen
Gönüller Tamir Et Ehli Dil İsen
Sevda Sahrasında Mecnun Değilsen
Ne Leyla'yı Çağır Ne Çölü İncit
Rızaya Razı Ol Hakka Kailsen
Ara Bul Mürşidi Müşkülde İsen
Hakikat Şehrine Yolcu Değilsen
Ne Yolcuyu Eğle Ne Yolu İncit
Gel Haktan Ayrılma Hakkı Seversen
Nefsini Islah Et Er Oğlu Ersen
Hüdai İncinir İnciden Versen
Ne Kimseden İncin Ne Eli İncit
.....
gönül çalamazsan aşkın sazını
ne perdeye dokun ne teli incit..
türkünün tamamını da buldum kopyalıyorum =) cidden güzel bir türküymüş..
Aşık Hüdai
Gönül Çalamazsan Aşkın Sazını
Ne Perdeye Dokun Ne Teli İncit
Eğer Çekemezsen Gülün Nazını
Ne Dikene Dokun Ne Gülü İncit
Dinle ki Bülbülü Gelesin Coşa
Karganın Namesi Gider Mi Hoşa
Meyvesiz Ağacı Sallama Boşa
Ne Yaprağını Dök Ne Dalı İncit
Bekle Dost Kapısını Sadık Dost İsen
Gönüller Tamir Et Ehli Dil İsen
Sevda Sahrasında Mecnun Değilsen
Ne Leyla'yı Çağır Ne Çölü İncit
Rızaya Razı Ol Hakka Kailsen
Ara Bul Mürşidi Müşkülde İsen
Hakikat Şehrine Yolcu Değilsen
Ne Yolcuyu Eğle Ne Yolu İncit
Gel Haktan Ayrılma Hakkı Seversen
Nefsini Islah Et Er Oğlu Ersen
Hüdai İncinir İnciden Versen
Ne Kimseden İncin Ne Eli İncit
.....
uyku bölen rüya
yıldızlar uykuda,
merakının kölesi olanlar
zümrüdü anka kuşunun kanadını yakalama telasında
seyredalan, gün öğütmeye çalışan kimse kalmamış benden başka
sorar olduk seyredalınca
gün yarısı ile gece yarısı hiç mi birbirini göremez
tek tük toprağa düşen damlalar ne haber getirir
ben damlanın yalancısıyım oysa
gün akşam oldu mu gökyüzü atese düştü sanırsınız
ateşi sudan daha çok sevdi belki gökyüzü
gökyüzünden ayrı düşmeye görsün damlalar
derman kimdedir diye bir umutla topraga sorar
yıldızlar uyanmakta
dağın ardında karanlık mı olurmuş akşamlar
burada aydınlık, masallar dalgalanıyor
rüzgar uçup gitmiş anka kuşuyla
yıldızların uyanışını gören yok benden başka
neşe ile gözkırptıklarını da
merakının kölesi olanlar
zümrüdü anka kuşunun kanadını yakalama telasında
seyredalan, gün öğütmeye çalışan kimse kalmamış benden başka
sorar olduk seyredalınca
gün yarısı ile gece yarısı hiç mi birbirini göremez
tek tük toprağa düşen damlalar ne haber getirir
ben damlanın yalancısıyım oysa
gün akşam oldu mu gökyüzü atese düştü sanırsınız
ateşi sudan daha çok sevdi belki gökyüzü
gökyüzünden ayrı düşmeye görsün damlalar
derman kimdedir diye bir umutla topraga sorar
yıldızlar uyanmakta
dağın ardında karanlık mı olurmuş akşamlar
burada aydınlık, masallar dalgalanıyor
rüzgar uçup gitmiş anka kuşuyla
yıldızların uyanışını gören yok benden başka
neşe ile gözkırptıklarını da
12 Kasım 2011
geri dönüş olsa-murat boz..ılık şarkı
toplasam 3-5 kere dinlememişimdir ama nakaratı dilime dolandı bugün.. arabada çalınca resmen uykumdan uyandırdı parçaya bak be dedim, sonra evde bikaç kez denk geldim çalıyordu sevdim.. öyle yükleyim dedinleyim demedim şimdilik.. yumuşacık bi sarkı kadife gibi, sonbahara çok uygun geldi ne kahrediyo ne çılgın kılıyo, normal kıvamda ılık bir sarkı =)
sözlerine o kadar dikkat etmedim, müzik ve sesin ahengi cezbetti =) umarım o kabadayının sarıdayının bir katkısı yoktur bu sarkıya, ıykk gördükçe duydukça değiştiriyorum hemen adamın adına bile tahammülüm yok.. murat bozun ama bikaç sarkısını çok seviyorum, sanırım bunu da daha uzun bi süre dinlerimmm =)))
bak bize gerek yok söze
her bakış yüzünde
ayrılık kokuyor
kalbinde bi çölde aşk
yangında sönmüyor
ardında korkular sinmiyor
yaşlardan bi gölde aşk
ömrümden süzülmüyor
içimde dinmiyor
geri dönüş olsa
kalp sana geri dönmez mi?
gidilen o yolda
kaderi de yenmez mi?
gerçeği aşksa
bir bakışa değmez mi?
yalanı da olsa yazısını silmez mi?
sözlerine o kadar dikkat etmedim, müzik ve sesin ahengi cezbetti =) umarım o kabadayının sarıdayının bir katkısı yoktur bu sarkıya, ıykk gördükçe duydukça değiştiriyorum hemen adamın adına bile tahammülüm yok.. murat bozun ama bikaç sarkısını çok seviyorum, sanırım bunu da daha uzun bi süre dinlerimmm =)))
bak bize gerek yok söze
her bakış yüzünde
ayrılık kokuyor
kalbinde bi çölde aşk
yangında sönmüyor
ardında korkular sinmiyor
yaşlardan bi gölde aşk
ömrümden süzülmüyor
içimde dinmiyor
geri dönüş olsa
kalp sana geri dönmez mi?
gidilen o yolda
kaderi de yenmez mi?
gerçeği aşksa
bir bakışa değmez mi?
yalanı da olsa yazısını silmez mi?
korkuyorum annee
-köpekler içimizde kemik olduğu için mi ısırır bizi neriman teyze?
-hayır köpekler içimizde kalp olmadığı için ısırır bizi.
-hayır köpekler içimizde kalp olmadığı için ısırır bizi.
gökyüzü..
bir gökyüzü nasıl gelişir?
bak, bazen kalbimiz gibi ruhumuz da elimizdedir,
bazen de ruhumuz gibi kalbimiz de evsiz,
bunlar yaşadığımızdandır,
daha ötesini bilemeyiz,
fakat sen bak,bakmak gökyüzünü geliştirir..
Haydar Ergülen, İtibar
Joy Enriquez-shake up the party 2001
eskici geelddi haaaanııımm =) ne kıpratıcı şarkıydı ama çok seviyorum hala.. hatun da çok tatlı , hırkasını nasıl o hale getirdiler acaba :PP
....When I'm holding you close
And I'm tasting your kiss
I just throw all my reason away
And when I look at you I can't believe
That you're mine
When we dance under the stars
My head is spinning around the world
....When I'm holding you close
And I'm tasting your kiss
I just throw all my reason away
And when I look at you I can't believe
That you're mine
When we dance under the stars
My head is spinning around the world
11 Kasım 2011
A Fantasy Fairy - Dreamland =) Remember the Magic
enchanted flute
alternative reality
unexpected visitors
ocean of dreams
josephine wall, fantasy art- painter..
o kadar büyüleyici ki her birine bakarken bir hayale dalıyorum, başka bir hayatı yaşıyorum o an =)
sudaki ayak izim, ekolojik ayak izim...
üretmeden tüketmek, varolanı korumayıp sonuna kadar kullanmak, sürdürülebilirliğin ne olduğundan bihaber olmak, dünyaya su tüketiminde ne kadar yük olduğunu basit sorularla öğrenebilirsin..Dünya'da ortalama su ayak izi-tüketimi yılda 1.2 milyon küsur litre iken ülkemizde ayak izi 1.6 küsurdür. İz bırakmak, izinbüyüklüğü her zaman olumu anlamı çağrıştırmıyor maalesef.. Çok yağmur yağdı her yer doldu deseler bile artık havalar daha çok sıcak oluyor, buharlaşma payı daha yüksek eskiye göre...gecen mart ayında bir radyoda da demişti dünya saati eylemi var, sürdürülebilirlik eylemi gibisinden dikkat çekmek için ışıkları söndürücez diye, ben de ilgilenmiştim anlatabildiklerime anlatmıştım kimse pek kulak asmamaıştı, aklıma geldi neler değişmiş diye baktım, kendim bazı şeyler de kısıtlama yaptım toplu taşıma araçları kullanıyorum, elektrik tasarrufu yapıyoruz, suyu dikkatle tüketiyoruz,plastik şişe almıyoruz fln ama bir kişiyle olsa bu işler, herkesin dikkat etmesi gerek, hakikaten mariodaki gibi yedek canlarımız yok geleceğimize sunmak için..
http://ekolojikayakizim.org/, burda ise tüketimi geniş anlamda almış değerlendirirken, gıda, seyahat, ısınma, kişisel bakım masrafları fln...
güzel bir söz yazılmış: 200 tane gezegeniniz varmış gibi yaşıyorsun ancak yalnızca bir dünyamız var!!
yanar dönerli değerlendirme
valla azcık daha uzansam sanki bulutları yakalıcam o derece yere yakın geliyo şuan bulutlar bana =s basık bir hava mevcut..
maliye çalışmasını seviyorum,
ama daha çok sevdiğim bişey başlamak üzere
medeçi günleri ....
tatta tataaaataaa
iple çekmiyorum
nasılsa günün planı
haftalar aylar öncesinden yapıldı
mandalina, kabuğuna kavuşçak
ayrıca hava karanlık olunca içimdeki kötü duygu bir şeyi ısrarla söylememi istiyor
gerçi hava pırıl pırıl olsa da ona diceğim değişmez
burayı okuyan birinden nefret ediyorum
senin okuyup bakmana değecek bir şey yok burda bulamazsın
kurcalayıp durma
git kendi çöplüğüne taaaaaaam mı =)
bol pöfüdükler efendim
yaseminli çayınızı içmeyi ihmal etmeyinler
kocaman sevgiler..
tatilin son günleri...
çiçeklerin saksılarını değiştirdim
kışa hazırladım onları,
güneşi görüp soğukta kalmamak onlara yalancı baharı yaşatır belki..
bir de aklımda
ertelenmiş arkadaş görüşmeleri ve ödevler var
gene sıkışık günlere kaldı
insanlara ufak ama değerli şeyler öğretmek,
akıllarını kullanmalarını hatırlatmak güzel bir şey
bu uğurda derslerini vermek de güzel, onlar utanmalı yaptıklarından
yenildikleri hırslarından ne kadar kısa sürede kurtulurlarsa kâr
malum dünya fani
iyiliklerle yaşanmaya değer
boş gereksiz hırslar uğrunda paralanmaya değmez =)))
maliye çalışmasını seviyorum,
ama daha çok sevdiğim bişey başlamak üzere
medeçi günleri ....
tatta tataaaataaa
iple çekmiyorum
nasılsa günün planı
haftalar aylar öncesinden yapıldı
mandalina, kabuğuna kavuşçak
ayrıca hava karanlık olunca içimdeki kötü duygu bir şeyi ısrarla söylememi istiyor
gerçi hava pırıl pırıl olsa da ona diceğim değişmez
burayı okuyan birinden nefret ediyorum
senin okuyup bakmana değecek bir şey yok burda bulamazsın
kurcalayıp durma
git kendi çöplüğüne taaaaaaam mı =)
bol pöfüdükler efendim
yaseminli çayınızı içmeyi ihmal etmeyinler
kocaman sevgiler..
tatilin son günleri...
çiçeklerin saksılarını değiştirdim
kışa hazırladım onları,
güneşi görüp soğukta kalmamak onlara yalancı baharı yaşatır belki..
bir de aklımda
ertelenmiş arkadaş görüşmeleri ve ödevler var
gene sıkışık günlere kaldı
insanlara ufak ama değerli şeyler öğretmek,
akıllarını kullanmalarını hatırlatmak güzel bir şey
bu uğurda derslerini vermek de güzel, onlar utanmalı yaptıklarından
yenildikleri hırslarından ne kadar kısa sürede kurtulurlarsa kâr
malum dünya fani
iyiliklerle yaşanmaya değer
boş gereksiz hırslar uğrunda paralanmaya değmez =)))
10 Kasım 2011
tarihler bitiremez bir insanı
sevginle, sunduğun ışıkla büyüdüm Atam. Mekanın cennet olur inşallah.. içimizde özümsedik fikirlerini, büyüttük, ilerletmeye çalışıyoruz, dirliği bozmamaya çalışıyoruz..
ülkemizin güzelliği, değeri her gün fazlasıyla ve daha iyi idrak edilir dilerim
ülkemizin güzelliği, değeri her gün fazlasıyla ve daha iyi idrak edilir dilerim
8 Kasım 2011
kardeşime şarkı
çocukken tekerleme gibi söylerdim bugünlerde aklıma geldi ne güzel uydurmuşum bi de beste yapmıştımm =)))
biz iki kardeşizzzz
her zaman beraberiz
görmezsek birbirimizi
çok çabuk ööözzleriz
:)
biz iki kardeşizzzz
her zaman beraberiz
görmezsek birbirimizi
çok çabuk ööözzleriz
:)
3 Kasım 2011
lui ye sormak gerek bazen
bi tarafım, valla o kadar gitmedin gitmedin bugün git sosyete pazarına ama hava da bozdu gitmek zevkli olmaz .. kafanda götürmez nörsma o kalabalığı viyyviyviyy viiyviiyy =) iyisi mi yürüyüşü yapıp eve dön, yığnla okuncak yazılcak seyler var onlara devam et diyor....
bi tarafım da hava kötü ya insanlar da gitmek istemez belki, belki daha az kalabalık olur kızım koş git düşüncesi de var ama..
yağmur dindi sanırım yazarken...
bi tarafım da hava kötü ya insanlar da gitmek istemez belki, belki daha az kalabalık olur kızım koş git düşüncesi de var ama..
yağmur dindi sanırım yazarken...
2 Kasım 2011
sahiller- rafet el roman
gene güneşli bir gün- havayı koklayan kadın olaraktan bugüne bu şarkıyı hediye etmek istedim.. bi zamanlar ne çok çalardı..
Sıra sıra tekneler gökyüzünde yıldızlar
Hafif bir rüzgar tenimden okşar
Süzer geçer
Buram buram kokar çekince ağları balıkçılar
Yalın ayak inerler yayladan aşağıya;sahile
Sahiller
Mehtap aşk ister
Sahiller
Sevda şarkı söyler
Deli deli dalgalar, gelir vurur
İçim kopar
Limanda bekler taze aşklar
Kumrular
Gönül sayfamda
Bir senin adın,tadın,nazın geçiyor
Kalbime
Sıra sıra tekneler gökyüzünde yıldızlar
Hafif bir rüzgar tenimden okşar
Süzer geçer
Buram buram kokar çekince ağları balıkçılar
Yalın ayak inerler yayladan aşağıya;sahile
Mehtap aşk ister
Sahiller
Sevda şarkı söyler
Deli deli dalgalar, gelir vurur
İçim kopar
Limanda bekler taze aşklar
Kumrular
Kuytu serin koyların tam zamanı
Kızıl güneşte,suyun sesinde sahiller
Uyanmışım
Kızıl güneşte,suyun sesinde sahiller
Uyanmışım
Tenime yapıştın
Tuzuma karıştın
Kokuma bulandın
Sana; yüreğimde
Tam orta yerinde
Gel; yuva yaptım
Aşk sarayımdaTuzuma karıştın
Kokuma bulandın
Sana; yüreğimde
Tam orta yerinde
Gel; yuva yaptım
Gönül sayfamda
Bir senin adın,tadın,nazın geçiyor
Kalbime
1 Kasım 2011
çorba
basit derler çorbaya hatta gereksiz derler yoksul yemeği derler hakir görürler.. ne yalan söyliyim benim içinde bazen önemsizdir çok sevdiğim yemek varsa onu içmeyip fazlasıyla sevdiğim yemeği yemek isterim..
ammma havalar soğuyunca kokusu burnumda tüter.. günün yorgunluğunu çorbaya anlatırım belki de, suskunca içerken gözlerim bi yere dalar mahsunlaşırım iç çekerim belki eski kışlardan bi günü hatırlarım.. çorbaların mevsimi geldi bence, mis gibi nane sarımsak domates kokmalı mutfaklar, yapraklar döküldğünde ankaranın vıııı vıııı rüzgarı geldiğinde çorbanın mevsimi de başlamıştır..
haa ekmek doğramam çorba kendi halinde güzel çünkü..
ammma havalar soğuyunca kokusu burnumda tüter.. günün yorgunluğunu çorbaya anlatırım belki de, suskunca içerken gözlerim bi yere dalar mahsunlaşırım iç çekerim belki eski kışlardan bi günü hatırlarım.. çorbaların mevsimi geldi bence, mis gibi nane sarımsak domates kokmalı mutfaklar, yapraklar döküldğünde ankaranın vıııı vıııı rüzgarı geldiğinde çorbanın mevsimi de başlamıştır..
haa ekmek doğramam çorba kendi halinde güzel çünkü..
ben ve kendimin zamanı
valla kasım öyle bi güzel öyle bir mis kokulu geldiki böyle bir kasım gelişi beklemiyordum.. güneşli, huzurlu, hareketli bir gündü.. setada gayet güzel verimli geçti günüm, makalemi keyiflicene yazdım...ekimde ngüzel geldiği kesin benim hayatıma bayram sınav derken o da uçup gider bulurum kendimi yılbaşı kutlamasında dilekleri içimden sıralarken =))
bayadır dicem unutuyorum yaseminli yeşil çay çok güzel bir şey, kış için ideal.. mutlu kılıyor insanı..
lui yi de öpücüğe alıştırdım ama elime gelmeye hala korkuyor..
bayadır dicem unutuyorum yaseminli yeşil çay çok güzel bir şey, kış için ideal.. mutlu kılıyor insanı..
lui yi de öpücüğe alıştırdım ama elime gelmeye hala korkuyor..
31 Ekim 2011
27 Ekim 2011
daha ne diyeyim-yalın
yazdan beri severek dinlediğim bi şarkı, gene çalınca paylasayım dedim =)) foçayı da hatırlatıyor kesinlikle =))
Eş dosthemen uyandı şu halime
Bi dolu bi boş çabamın istikbaline
Mahalle delikanlıları da destekte
Onlarbu gidişe muhalefet
Çat pat değil sular seller gibi
Okyanus oldum sen karaya deli
Dinleyenin söyleyene şu tavrı
Çok acıklı durdu maalesef
Döksem yollarına dünyaları
Gelmiş geçmiş enbüyük aşkı
Canımın üstünde yerin var bekliyorum ooooof
Daha ne diyeyim aman ne diyeyim
Karşı dağların heybetinden mi gireyim
Ben ne bileyim ah ne diyeyim
Yakar o gülüşün kafa bırakmaz güzelim
Daha ne diyeyim aman ne diyeyim
Karşı dağların heybetinden mi gireyim
Ah ne diyeyim ben ne bileyim
Yakar o gülüşün kafa bırakmaz güzelim
Eş dost hemen uyandı şu halime
Bi dolu bi boş çabamın istikbaline
Mahalle delikanlıları da destekte
Onlar bu gidişe muhalefet
Çat pat değil sular seller gibi
Okyanus oldum sen karaya deli
Dinleyenin söyleyene şu tavrı
Çok acıklı durdu maalesef
Döksem yollarına dünyaları
Gelmiş geçmiş en büyük aşkı
Canımın üstünde yerin var bekliyorum ooooof
Daha ne diyeyim aman ne diyeyim
Karşı dağların heybetinden mi gireyim
Ben ne bileyim ah ne diyeyim
Yakar o gülüşün kafa bırakmaz güzelim
Daha ne diyeyim aman ne diyeyim
Karşı dağların heybetinden mi gireyim
Ah ne diyeyim ben ne bileyim
Yakar o gülüşün kafa bırakmaz güzelim
Daha ne diyeyim aman ne diyeyim
Ah ne diyeyim ben ne bileyim
Eş dost
Bi dolu bi boş çabamın istikbaline
Mahalle delikanlıları da destekte
Onlar
Çat pat değil sular seller gibi
Okyanus oldum sen karaya deli
Dinleyenin söyleyene şu tavrı
Çok acıklı durdu maalesef
Döksem yollarına dünyaları
Gelmiş geçmiş en
Canımın üstünde yerin var bekliyorum ooooof
Daha ne diyeyim aman ne diyeyim
Karşı dağların heybetinden mi gireyim
Ben ne bileyim ah ne diyeyim
Yakar o gülüşün kafa bırakmaz güzelim
Daha ne diyeyim aman ne diyeyim
Karşı dağların heybetinden mi gireyim
Ah ne diyeyim ben ne bileyim
Yakar o gülüşün kafa bırakmaz güzelim
Eş dost hemen uyandı şu halime
Bi dolu bi boş çabamın istikbaline
Mahalle delikanlıları da destekte
Onlar bu gidişe muhalefet
Çat pat değil sular seller gibi
Okyanus oldum sen karaya deli
Dinleyenin söyleyene şu tavrı
Çok acıklı durdu maalesef
Döksem yollarına dünyaları
Gelmiş geçmiş en büyük aşkı
Canımın üstünde yerin var bekliyorum ooooof
Daha ne diyeyim aman ne diyeyim
Karşı dağların heybetinden mi gireyim
Ben ne bileyim ah ne diyeyim
Yakar o gülüşün kafa bırakmaz güzelim
Daha ne diyeyim aman ne diyeyim
Karşı dağların heybetinden mi gireyim
Ah ne diyeyim ben ne bileyim
Yakar o gülüşün kafa bırakmaz güzelim
Daha ne diyeyim aman ne diyeyim
Ah ne diyeyim ben ne bileyim
25 Ekim 2011
bugünün tekerrür etmiş tanısı
bazı seylerden bunalmak içinde onların farkında olmak gerekiyor
bunalmıyorsam nedensizliğindendir :)
fonda şarkı derki:
i can't do these all on my own cause i know i am no superman....
bunalmıyorsam nedensizliğindendir :)
fonda şarkı derki:
i can't do these all on my own cause i know i am no superman....
dodo
Özgürlüğün Ekolojisi adlı kitapta keçi örneğindeki gibi, aç bir keçi karsına çıkan yeşilliğin dünyanın son yeşilliği olup olmadığını düşünmeden yer, sadece o an için açlık duygusunu engelleme, onu tok hissettirecek olan yeşilliği bitirmeyi düşünür ve yeşillik bitince kendi sonunu da hazırlamış olur ama bunu akıl edemez. Fakat, insan gelecek kavramına sahiptir, eğer karsısındaki son yeşillikse onu tüketmez onu çoğaltacak yolları bulmaya çalışır.yaşamın garantisini elde etmeye bakar binevi.. ama insanlık bazı türleri tükettğinin farkında değil.. Örneğin, dodolar.. 1 metro uzunluğunda olup uçamayan kuşlardı.. Yerde yuvarlanır, meyvelerle beslenirdi..Dodolar çok zeki canlılar değildi. Bu yüzden insanlara kolayca yakalanıyorlardı. İnsanların adaya getirdiği diğer yırtıcı hayvanlar da; dodo yumurtalarını mahvetti. İnsanlar da acıktıklarında bu 1 metre boyunda iştah açıcı kuşları yerdi. Acıktıkları zaman; uçamayan ve koşamayan dodoların kafasına sopayla vurmaları yeterdi. Dodo soyu, 200 yılda tamamen tükendi. İnsanların vahşet ve değişim hızını vurgulayan bu olay hala hayvanseverlerin başlıca davalarından biri olmaktadır.
Soyunu doğrudan insan etkeni tüketmiştir ve soy tükenmesinin örneği olarak sıklıkla atıfta bulunulur. Mauritius'ta yaşardı 17.yy soyu tükendiği söylenir.., orası neresi derseniz, hindistanın güneybatısında bir ada ülkesidir, polisleri silah taşımaz gayet düzgün işleyen sistemleri vardır.. portekiz ve fransa sömürgesinde uzun yıllar kalmıştır..daha neleri bozup tüketmedik ki :( insanlarda böyle ormanları, hayvanları tüketerek keçilerden farksız davranmaktadır..
Soyunu doğrudan insan etkeni tüketmiştir ve soy tükenmesinin örneği olarak sıklıkla atıfta bulunulur. Mauritius'ta yaşardı 17.yy soyu tükendiği söylenir.., orası neresi derseniz, hindistanın güneybatısında bir ada ülkesidir, polisleri silah taşımaz gayet düzgün işleyen sistemleri vardır.. portekiz ve fransa sömürgesinde uzun yıllar kalmıştır..daha neleri bozup tüketmedik ki :( insanlarda böyle ormanları, hayvanları tüketerek keçilerden farksız davranmaktadır..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Etiketler
göbek eritme
(3)
candan erçetin
(2)
kanarya
(2)
temizliği
(2)
tubun faydaları
(2)
19
(1)
1970
(1)
200 tane gezegeniniz varmış gibi yaşıyorsun ancak yalnızca bir dünyamız var
(1)
35 ölü
(1)
A1
(1)
AGİT
(1)
Affrican Commission
(1)
Afrika Şartı
(1)
Madde 19 vatandaşlıktan çıkarılma
(1)
Mahkeme
(1)
Mariami Abduselişi
(1)
O beni “Herhalde” sevmiş.
(1)
Women's Rights
(1)
acıtıyor
(1)
adım google'da çıkmasın
(1)
algı gerçektir
(1)
altın
(1)
altınları
(1)
amniyo sentez
(1)
amniyosentez
(1)
ankara
(1)
arama motoru
(1)
asma
(1)
auto erotic asphixication
(1)
ayak
(1)
ayak temizliği
(1)
azınlık hakları
(1)
ağlamak
(1)
ağız kokusunu önlemek
(1)
babet yara yaptı
(1)
bahar
(1)
baklava
(1)
bakım
(1)
balböceği
(1)
barış manço
(1)
batı trakya türkleri
(1)
bel kemeri
(1)
brokoli salatası
(1)
brugge porselen
(1)
brütüs
(1)
bulantı
(1)
buzdan müze.
(1)
böğürtlenimsi
(1)
can dündar
(1)
caught in the middle
(1)
cemal süreya..
(1)
depeche mode
(1)
deprem
(1)
dirsek bakımı
(1)
diş eti
(1)
diş ipi
(1)
diş sağlığı
(1)
dondurma
(1)
dondurucu soğuk
(1)
downsendromu
(1)
düğün davetleri
(1)
el ayak bakımı
(1)
el kuruluğu
(1)
el nemlendiricisi
(1)
elma
(1)
elmalı cevizli puding
(1)
fahri
(1)
forum
(1)
foça
(1)
free love
(1)
funda arar
(1)
geceler.
(1)
genetik hastalıklar
(1)
genç
(1)
godotyu beklerken
(1)
google
(1)
gögüs
(1)
gökçe
(1)
güney afrika
(1)
güneşli bir sabah
(1)
hakikat komisyonu
(1)
havilland krem
(1)
hepatit b
(1)
hitler
(1)
hocam
(1)
hz.muhammet
(1)
iktisat
(1)
ileri yaştaki kadınlar
(1)
ipuçları
(1)
ishal
(1)
istanbul
(1)
isviçre
(1)
italy
(1)
jane eyre
(1)
jinekoloji
(1)
jooble
(1)
jooble-tr.com/
(1)
joseph
(1)
julide ateş
(1)
kadınlar için şınav
(1)
kafes temizliği
(1)
kanser riski
(1)
karartma günleri
(1)
karpuz çekirdeği
(1)
karsı dağların heybetinden mi gireyim??
(1)
karın düzleştirme
(1)
kavun
(1)
kazaklı tüy =)
(1)
kilo almak
(1)
kissing you goodbye
(1)
konular
(1)
kpss
(1)
kuklagiller...
(1)
kusma
(1)
kuyumcu
(1)
külah
(1)
külah pasta
(1)
kırmızı turp
(1)
kızgın güneş
(1)
lavanta
(1)
lavanta çayı
(1)
leperuj
(1)
leyla ile mecnun
(1)
mekik
(1)
mengele
(1)
muhabbet kuşu
(1)
muhabbet kuşu bakımı
(1)
muhabbet kuşu banyo
(1)
muz sesleri
(1)
nara
(1)
nedensiz
(1)
nelson mandela
(1)
oldies
(1)
pamela anderson
(1)
patatesli börek
(1)
patatesli peynirli börek
(1)
patos
(1)
pervasız
(1)
peygamber efendimiz
(1)
peynir
(1)
phokaia
(1)
plastik su şişeleri
(1)
porselen bebek
(1)
poselen bebek
(1)
push up
(1)
rafet el roman nerdesin
(1)
roboski
(1)
sarı lira
(1)
sayesinde
(1)
sende mi brütüs
(1)
senede bir gün
(1)
sivrisinek
(1)
sivrisinek kovar
(1)
soframız
(1)
sor dağılımı
(1)
sosyal
(1)
soğan
(1)
star tv
(1)
storia di un tale
(1)
su
(1)
suluk
(1)
sus küçüğüm söz büyüğün (su küçüğün söz büyüğün
(1)
süt
(1)
sınav nasıl çekilir
(1)
sırt yağı eritme
(1)
tam buğday ekmeği ve faydaları
(1)
ters mekik
(1)
the gummy bear
(1)
the pierces
(1)
tooner dolls
(1)
torba
(1)
trt haber
(1)
tuttu fırlattı
(1)
tüylenmiş kazak
(1)
uludere
(1)
under the tuscan sun
(1)
uygun ayakkabı seçmek
(1)
vasiyet
(1)
yalnızlık 2013
(1)
yalnızlık kalbimin ilelebet sahibi
(1)
yaz salatası
(1)
yağ yakan besinler
(1)
yağ yakma
(1)
yeni logo star tv
(1)
yeşillik
(1)
yorgun
(1)
yorulmadan zayıflama
(1)
yumurta
(1)
yüzünden..
(1)
zayıflamak
(1)
zeybek vs yunanistan davası
(1)
çanta
(1)
çat pat deil sular seller gibi
(1)
çıtır börek
(1)
çığlık
(1)
ölüm orgazmı
(1)
öteki kadın
(1)
özel geceler çin
(1)
üniversite
(1)
şınav
(1)